14 Temmuz 2006

Atilla İlhan , Ann Landers ve Çocuğunuzu Anlamak Üzerine


Selam Arkadaşlar
Detoks kürüm dün akşam sona erdi, bu sabah kahvaltı ettim, az yiyebildim ama çayı büyük bir keyifle içtim, çaysızlık çok koyuyor bana, annem kafeinsiz kahve bulup aldı, onunla avunuyorum ama çayı teinsiz ve kafeinsiz bulmak mümkün mü? Bitki çayı var ama normal çayın yerini tutar mı? Neyse ki her Allah’ın günü yapılmıyor bu kür!
Bugün, nefis Alman kekimi yapacaktım ya, esmer şekerim yoktu bu yüzden vazgeçtim, bunun yerine un kurabiyesi yaptım, light oldu, Tarçın’ın Mutfağı’ndan tarifini aldığım ‘Pamuk Poğaça’ yı yaptım, bir bardak kepek unu kullandım buna rağmen yumuşacık oldu, aynı çarşı poğaçası gibi, annem çok beğendi.
Bu arada un kurabiyemin tarifini de 24 Haziran tarihli “Mutfak Keyfi” başlıklı yazımda vermiştim.
Arkadaşlar, yalnızca tarifleri değil hayatı paylaşma amacında olduğumu önceki yazılarımda belirtmiştim… Bu nedenle bugün bir şiir, bir kitap önerisi ve de Ann Landers’in çocuklar için kaleme aldığı “Çocuk Yaşadığını Öğrenir” yazısını paylaşacağım sizlerle!
Bana sormak istediğiniz sorular varsa lütfen ileti gönderin, size geri döneyim özellikle okul öncesi dönem ile ilgili daha çok yardımım dokunabilir.
Önce kitap önerisi!

Çocuğunuzu Anlama Rehberi
Hazırlayanlar: Doç. Dr. Linda C. Mayes, Prof. Dr. Donald J. Cohen

Önsöz Yazarı: Prof. Dr. Yankı Yazgan

Kısaca Tanıtım: “Çocuklarımızın dünyasına açılan kapı… Onları daha iyi anlayabilmek, onların dilinden konuşabilmek için…

Arkadaşlar, her sorunun çözüm önerisi var kitapta, bütün küçük çocuğu olan ebeveynlerin ve eğitimcilerin edinmesi gereken bir kitap, şiddetle öneririm!

Çocuk Yaşadığını Öğrenir
:) Eğer bir çocuk kavga ve gürültü içinde yaşarsa kavgacılık öğrenir.
:) Eğer bir çocuk korku içinde yaşarsa korkmayı öğrenir.
:) Eğer bir çocuk daima ona acıyan insanlarla beraber yaşarsa kendini zavallı hissetmeyi öğrenir.
:) Eğer bir çocuk kıskançlık içinde yaşarsa nefret etmeyi öğrenir.
:) Eğer bir çocuk cesaret ve heyecana değer verilen bir çevrede yaşarsa kendine güvenmeyi öğrenir.
:) Eğer bir çocuk övmeyi bilen insanlarla beraber yaşarsa başkalarını da takdir etmeyi öğrenir.
:) Eğer bir çocuk kendisini adam yerine koyan bir çevrede yaşarsa hayata erişmek için çalışmaya değer bir amacı olmasını öğrenir.
:) Eğer bir çocuk dürüst hareket eden insanlar içinde yaşarsa adaletin ne olduğunu öğrenir.
:) Eğer bir çocuk sözlerine güvenilir insanlar içinde yaşarsa hakikatin ne olduğunu öğrenir.
:) Eğer bir çocuk açık kalpli güler yüzlü ve anlayışlı insanların arasında yaşarsa dünyanın gerçekten yaşamaya değer güzel bir yer olduğunu öğrenir.

Vee, şimdi biraz da Atilla İlhan, öldüğünde aşklar şiirsiz kaldı diye çok üzüldüm, zaman zaman yine buruluyor içim ama onun şiirleri içimizi ısıtıyor, sarıp sarmalıyor, fark ettim de aslında o ölmedi, yaşıyor, şimdi Üçüncü Şahsın Şiirini kahve ya da çay eşliğinde okuyalım mı?
Üçüncü Şahsın Şiiri
Gözlerin gözlerime değince,
Felaketim olurdu, ağlardım,
Beni sevmiyordun, bilirdim,
Bir sevdiğin vardı, duyardım,
Çöp gibi bir oğlan, ipince,
Hayırsızın biriydi fikrimce,
Ne vakit karşımda görsem,
Öldüreceğimden korkardım,
Felaketim olurdu, ağlardım.
Ne vakit Maçka'dan geçsem,
Limanda hep gemiler olurdu,
Agaçlar kuş gibi gülerdi,
Bir rüzgar aklımı alırdı,
Sessizce bir cigara yakardın,
Parmaklarımın ucunu yakardın,
Kirpiklerini eğerdin, bakardın,
Üşürdüm, içim ürperirdi,
Felaketim olurdu, ağlardım,
Akşamlar bir roman gibi biterdi,
Jezabel kan içinde yatardı,
Limandan bir gemi giderdi,
Sen kalkıp ona giderdin,
Benzin mum gibi giderdin,
Sabaha kadar kalırdın,
Hayırsızın biriydi fikrimce,
Güldü mü cenazeye benzerdi,
Hele seni kollarina aldı mı,
Felaketim olurdu, ağlardım

Attila Ilhan

Arkadaşlar, şimdilik benden bu kadar, iyi tatiller, keyifli ve mutlu günler, sağlıkla kalın!

Hiç yorum yok: