28 Mayıs 2008

ANNEMİN YEMEKLERİ!

Sevgili komşum
  • Lama
  • çok çok güzel çok çok anlamlı bir etkinlik düzenlemiş. Sevgili komşumun eline, yüreğine sağlık! Yeni annemiz ne bebeği Zeynep'i ne de bizleri ihmal ediyor! Zeynepçiğim, sen çok şanslı bir bebeksin!

    Biz, etkinliğe annemin Yayla Çorbası ile katılıyoruz. Bu çorbanın bizim ailede önemi çok büyük çünkü ne zaman hastalansak, yatağa düşsek annem bu çorbayı yapar! Bize de en kısa zamanda iyileşmek düşer.


    İş yoğunluğunda hastalığı ayakta atlatmaya çalışırken annemin hastalık zamanı yaptığı çorbayı ararım. İçemezsem moralim bozulur, bağışıklık sistemim iyice çöker.
    Annem ve ben çalışırken bazı istekler anında karşılanamazdı. Şimdi annem emekli olduğu için her an yanımda. Dolayısıyla hastalandığımda şanslı hastalardan oluveriyorum, moralim yerinde oluyor. Sanki annemin yaptıkları benim için manevi koruma, zırh oluşturuyor.
    Bir ara "Tavuk Suyuna Çorba" kitapları vardı ya annemin çorbası da aynı etkiyi, sıcaklığı, huzuru veriyor.
    Tarife geçelim mi?

    Malzemeler

    2 çorba kaşığı tepeleme un

    1 çorba kaşığı nane

    3 çorba kaşığı Becel margarin

    250 gr yoğurt

    1 kahve fincanı pirinç

    Yeteri kadar tuz, karabiber

    4 su bardağı su

    Yapılışı:

    Un, yağda, kokusu gidene kadar kavrulur. İçine nane eklenir. Bir iki karıştırıldıktan sonra bir kapta yoğurtla karıştırılan su ve pirinç eklenir. Kaynamaya bırakılır. Pirinçler yumuşayınca tuzu, karabiberi eklenir. Altı söndürülür.

    Not: Bildiğimiz gib aslında çorbaya limon ve yumurta sarısı karıştılarak konur, terbiye edilir. Bu da hafif ekşi bir lezzet verir.
    Ama annem daha hafif, kolesterolsüz olması açısından yoğurdu fazla koyuyor dolayısıyla terbiye ye gerek kalmıyor. Lezzetinden hiç bir şey eksilmiyor!

    Ben de bu çorbayı bir kaç kez annemin verdiği tarifle yaptım, lezzetli de oldu, annem beğendi. Ama sanki annemin eli değmeyince sihir bozuluyor, aynı tarif olsa bile o tadı alamıyorsun.

    Allah, annemi, annelerimizi başımızdan eksik etmesin. Onların manevi desteği her yaşta önemli. İnsanı sakinleştirebilen tek mucize annelerimiz! Onların üstüne yok!







    26 Mayıs 2008

    YE#34 BULGUR ETKİNLİĞİ

    Sevgili komşum,

  • Derya
  • 'nın hazırlamış olduğu Bulgur Ye Etkinliği'ne çok severek katılıyoruz. Çünkü annem ve ben bulguru çok çok seviyoruz, kolesterol yok, kan şekerini yükseltmiyor. Bu nedenle bulguru pirinçten daha sık tüketiyoruz özellikle de esmer bulguru. Sebzeli pilav, kısır, mercimekli köfte, patates köftesi, sarımsaklı köfte nadiren de olsa içli köfte severek yaptığımız yediğimiz yiyecekler. Hatta anniş, Meral'imden etsiz çiğ köfte yapmanın sırrını öğrendi, parmaklarımızı ısırarak yerken! Biz, etkinliğe yıllar önce ablamın Urfalı komşusunda tanıştığımız, yapmayıkafama koyduğum "Yumurtalı Köfte" tarifi ile katılıyoruz! Köfteyi, etkinlik için Cuma günü annişim yaptı! Resimleri çekmek, yazıyı yazmak, yayımlamak ta bana düştü! Tarif aylar önce aldığım "Bulgur Yemekleri" adlı kitaptan! Bulgurseverlerin ellerinden düşüremeyecekleri çok çok güzel bir kitap! Elinizin altında bulunmasında yarar var!

    Malzemeler:

    1 tatlı kaşığı pul biber

    1 1/2 su bardağı sıcak su(yaklaşık)

    1 büyük boy soğan

    3 orta boy yeşil soğan

    4 diş sarımsak

    3/4 demet maydanoz

    2 su bardağı köftelik bulgur

    1 tatlı kaşığı tuz (tarifte 2 tatlı kaşığı tuz kullanışmış ama acı biber salçasının da tuz oranını düşünürsek miktarı yarıya indirmekte yarar var)

    1 tatlı kaşığı karabiber

    1 yemek kaşığı salça

    1 yemek kaşığı acı biber salçası

    1/2 su bardağı sıvıyağ (tarifte tereyağı kullanılmış ama biz sıvıyağ kullanmayı tercih ediyoruz)

    4 adet yumurta

    Yapılışı:

    Pul biber, bir yemek kaşığı ılık su ile 5 dk. ıslatılır. Kuru ve yeşil soğanlar, sarımsaklar soyulur ve yıkanır. Maydanoz yıkanır ve ayıklanır. Kuru soğan, yeşil soğan ve maydanozlar ince kıyılır, sarımsaklar ise dövülür. Bir tepside bulgur, kuru soğan, sarımsak, tuz, karabiber, pul biber, domates ve biber salçası zaman zaman ele su alarak bulgur yumuşayıncaya kadar iyice yoğrulur.
    Tavaya sıvıyağ konulur, yumurtalar kırılır, ak ve sarıları sertleşince ateşten alınır ve yağı köftelik karışıma süzülerek yoğrulur. Kıyılmış yeşil soğan ve maydanoz ilave edilir. Fazla yoğurmadan karıştırılır. En son pişirilmiş yumurtalar eklenir. Yumurtalar fazla parçalanmadan karıştırılır. Birer avuç ya da bir kaseye konarak servis tabağına ters çevrilir.

    Şuraya bakın, kediler, keyif yapmak için dünyaya gelmişler adeta! Ev geçindirme, iş, yemek kaygısı yok! Yediği önünde yemediği arkasında! Bazen kıskandırıyor beni, işe gitmesem de kızımla keyif yapsam diye düşünüyorum! En sevdiğim iş, kızımın çeşit çeşit resimlerini çekmek gördüğünüz gibi! Kızımsız yazı olmaz!
    Tarifi de söz verdiğim gib yayımladığıma göre yeniden buluşuncaya dek hoşçakalın!





    25 Mayıs 2008

    DOĞA VE DOSTLARLA BAŞBAŞA!

    Soldan sağa, Sevincim, Ceylanım, annişim!

    Annem, Sevincim ve Ceylanımla birlikte ne kadar zamandır niyetlendiğimiz hafta sonu programımızı nihayet geçen hafta gerçekleştirebildik.
    Cumartesi sabahtan annişimle, Sevincime gitmek üzere yola çıktık. Öğleye doğru Sevinci'min evine ulaştık, kahve, Sevincimin piknik için hazırladığı önce göz doyuran nefis mi nefis muffin (o kadar kocaman ki ancak yarısını yiyebilirsiniz) eşliğinde biraz keyif yapıp dinlendikten sonra hep birlikte Emirgan'a gittik.
    Pembe Köşk'ün yakınındaki masalardan birinde oturduk,Sevincimin, piknik için hazırladığı enfes yiyeceklerimizi çıkardık. afiyetle yedik.

    Sevincimin hazırladığı nefisss yemekler!


    Bir ara Ceylan'ın ağabeyi Evren de arkadaşıyla birlikte aramıza katıldı! Soldan sağa Evren, Ceylan ve Nurullah!


    İki kafadar!

    Sevincimle, eski Türk Filmleri'nden çıkıp gelmiş gibiyiz!

    Ceylanım, Sevincim ve bendeniz!

    Yürüyüşe çıktık, bol bol sohbet ettik, Ceylanım, sincap resimlerini yaklaşarak büyük bir başarıyla çekti.

    Biz kendimizi çok güzel eğlendirdik, Ceylanım, ipod'unu hoparlörü ile birlikte yanına almıştı, kulaklarımız da güzel bir ziyafet çekti. Ama çimlerin sık olmayışı canımızı sıkmadı değil doğrusu!
    Daha sonra oradan ayrıldık, Emirgan Çınaraltı'nda rahatlatıcı bir esinti eşliğinde çaylarımızı yudumladık, evimize döndük.
    Annemi,gece boyu öksürmekten, horlamaktan dolayı uyutmamışım, faranjitim yine nüksetti.Ama sabah, toparlamış olarak kalkınca Anadolu Hisarı tehlikeye girmekten kurtuldu.

    Sevincimin,hazırladığı eşsiz kahvaltı ve kahve keyfinin ardından Evren'im, bizi Bebek'e indirdi, oradan vapura bindik.Kandilli'de indik.

    Adı gibi zarif kardeşim benim!

    Keşif amaçlı uzun süreli turun ardından Anadolu Hisarı'na gittik, Güverte Balıkçısı'nı keşfettik, balıklarımızı ısmarladık.

    Salata enfesti! Kekikli, pulbiberli, zeytinyağı eşliğinde zeytin, balık lezzetliydi ama deniz börülcesini öyle fazla haşlamışlar ki pörsümüş! Tek kusurları bu! Hatta burada sabah kahvaltısı bile veriliyormuş, biz yemek yerken kahvaltı edenler vardı! Anadolu Hisarı İskelesi'nin hemen karşısında!Bir sürü merdiven var ama değer, manzarası müthiş, şiddetle öneririm, biz bundan sonra sık sık oraya gitmeye karar verdik.


    Çaylarımızı da keyifle yudumladıktan sonra ayaklarımız geri gittiği halde vapurumuza bindik, tatlı sohbetimizi sürdürdük. Evimize döndük! Evimizde çayımızı demledik.
    "Benim Annem Bir Melek" dizisini sohbet eşliğinde izledik!Hepimiz bayılıyoruz o diziye! Bütün oyuncular çok güzel oynuyor! Oya Başar bitirim! Çok gülüyoruz! Geçici bir süre de olsa insana her şeyi unutturuyorlar, insanın kafası dağılıyor! Pazartesi sendromunu yok eder!


    Anadolu Hisarı kedisi



    Bu kadar güzel geçen iki gün için başta Sevincime, anneme ve Ceylan'ıma çok çok minnettarım!
    Dönüş zamanı geldi, annişle evimizin yolunu tuttuk, bir de baktık ki Cimiş bana küsmüş, zor barıştı. Sen misin iki koca gün kızını yalnız bırakan?

    En kısa zamanda etkinlik yazısıyla buluşmak dileğiyle! İyi haftalar sizlere!































    23 Mayıs 2008

    SENİ UNUTMAYACAĞIZ!

    Karadeniz'in, ülkemizin unutulmaz sesi,seni asla unutmayacağız!Sen, yüreğimizde yaşıyorsun!



    İlgili aramalar: müzik - kazım koyuncu dido -  kazım -   koyuncu -  dido -  









    İlgili aramalar: müzik - kazım koyuncu ben seni sevduğumu -  klip -  konser -  kazim -  koyuncu -  komik -  muzik -  2007




    21 Mayıs 2008

    BAŞARMIŞ OLMAK!



    Sık ve çok gülmek
    Zeki insanların saygısını, çocukların sevgi ve şefkatini kazanmak,
    Dürüst eleştirilerin takdirine layık olmak,
    Yanlış arkadaşların ihanetlerine katlanabilmek,
    Güzelliği takdir edebilmek, başkalarındaki “en iyiyi bulabilmek,
    Sağlıklı bir çocuk, bahçelik bir arazi ya da
    Daha iyi duruma getirilmiş bir sosyal durumda bu dünyayı
    Olduğundan biraz daha iyi bırakarak terk etmek,
    Bir tek yaşamın bile sırf siz yaşadınız diye daha rahat soluk almış olduğunu bilmek…
    İşte “başarmış olmak” budur!
    Ralph Waldo Emerson


    Not:Henüz hediyeleri ellerine geçmemiş olan arkadaşlar var, sürprizi bozmamak için etkinlik yazısını biraz daha erteliyorum! Yazıyı yayımlamak ay sonunu bulacak gibi!

    Yeniden buluşuncaya dek sevgiyle kalın!

    15 Mayıs 2008

    KİTAP OYUNU!

    Sevgili arkadaşım, komşum, kitap dostu
  • Ezgi
  • cim beni çok güzel bir oyuna davet etmiş! "Kitap Oyunu", adını okumak kitap kurtları için yeterli bile değil mi? Ben de bu oyuna katılmadan edemedim!


    Okuduğum kitaplar, Elif Şafak'ın Siyah Süt ve Mümin Sekman'ın "Ya Bir Yol Bul Ya Bir Yol Aç Ya da Yoldan çekil" adlı kitapları.
    Elif Şafak, kitabında, çocuk sahibi olmanın zorluklarını, karanlık yönlerini anlatmış! Samimiyetle yaşadığı loğusalık desperesyonuna değinmiş!


    Mümin Sekman, kişisel gelişimimize katkıda bulunuyor, kaderimi elimize alabileceğimizi belirtiyor, engelleri kaldırmanın mümkün olabileceğini belirtiyor!
    İkisi de mutlaka okunması gereken kitaplar!

    Şu anda okumakta olduğum kitap ise Sevgili İlkay'ımın, büyük bir jest yaparak bana gönderdiği hediye kutusundan çıkan Murathan Mungan'ın "Kadından Kentler" adlı kitabı!
    Yalın, gösterişten uzak, samimi bir dille yazılmış, insanı okurken kesinlikle yormuyor!Dil ustalıkla kullanılmış! Çeşitli kenlerdeki kadın öyküleri yer alıyor kitapta! Yazar, Murathan Mungan olunca fazla söze gerek yok aslında! Okunmaması büyük eksiklik bence!

    "Küresel Isınma" kitabını, herkesin okuması gerekli! Çünkü önlem almak bireyden başlar, topluma oradan da evrene ulaşır!

    Büyük kurtarıcımızı, Ulu önder'imizi daha yakından tanımak, ülkenin,milletin yaşadığı sorunları daha iyi anlayabilmek için hepimiz tarihimizi öğrenmeliyiz!Bu vatanın ne zor koşullarda kurtarıldığını bir kez daha hatırlamalıyız, hatırlatmalıyız!

    Okumaya niyetlendiğim kitaplar aslında epeyce fazla, ben, oyun için bir kaç kitaba yer verdim! Zaman zaman kitap paylaşımlarımız olacak! O zaman yer vereceğim diğer kitaplara!

    Bu kitapları okudukça paylaşacağım sizlerle!
    Zaman zaman göz atmaktan hoşlandığım, son zamanlarda gözdem olan iki yemek kitabını sizlerle paylaşıyorum!


    İkisi de çok çok zevkli ve çok güzel bilgiler yer alıyor!
    Şiddetle okumanızı öneririm! Tarifler uyguladıkça paylaşacağım sizlerle!
    Ben de "Kitap Oyunu'muza Sevgili arkadaşlarım, dostlarım
  • İlkay
  • 'ımı,
  • Sevda
  • 'mı,
  • Yeşim
  • 'imi,
  • Hanife
  • 'mi
  • Fadime'mi

  • ve
  • Sebla'mı
  • davet ediyorum!
    Şimdi ayrılmak için izninizi istiyorum ve yeniden buluşmak üzere sevgiyle kalın diyorum!

    Yeniden Kitap-Kahve ve Çikolata Etkinliği ile ilgili!


    Merhaba Arkadaşlar, bugün, etkinlik ile ilgili yazı yazacak,etkinlikte kimin kime çıktığını, hediye aldığını duyuracaktım! Evdeki hesap çarşıya uymadı! Etkinliğe katılan çoğu dostun, arkadaşın hediyeleri ellerine ulaştı!Bazıları da hediyelerinin yollarını gözlüyor!
    Ben de sürprizi bozmamak için etkinlik yazısını erteleme kararı aldım!
    Yeniden buluşuncaya dek sevgiyle kalın!

    11 Mayıs 2008

    ANNELER GÜNÜ'NÜZ KUTLU OLSUN!


    Sevgili anneler, hepinizin "Anneler Günü" kutlu olsun!Annelerimiz yaşamımıza bir melek gibi dokunur, güzellikler getirirler! Yşamımızın her döneminde onların manevi desteklerine, kollarına, dizlerine gereksinim duyarız!
    Allah, canımız annelerimizi bizden esirgemesin!



    Sevgili Anneler, bu şiir hepinize!Yeniden buluşuncaya dek sevgiyle kalın!

    Anne

    Anne diye ağlarım,her insan gibi,
    Canımı acıttığında yaşamın bütün halleri.
    Ben ağlarken yanar seninde yüreğin bilirim,
    Derdime derman olamadığın için üzülür,
    Ezilirsin kendi dünyanda ve benim içidir
    Dilerinden akıttığın sevgi dolu sözleri….

    Her rüzgar esişinde saçlarımı okşar sanki ellerin,
    Umut sözcükleri döker bana,sımsıcacık dillerin
    Sanki bir dünya saklamaktadır içerisinde gözlerin
    Seni hep bu halinle hayal eder,özlerim,
    Ben gurbette çaresizce yatarken,
    Yorganımı üstüme örtersin değil mi anne.

    Sen çok uzaklardasın belki şu anda anne,
    Zira hayalin yüreğimde yanımda içimde anne.
    Omzuna yaslamışım başımı,okşuyorsun saçlarımı,
    Gönül bağın var burada,sunuyorsun ilaçlarımı,
    Başucumdasın almışsın ellerinin içine avuçlarımı,
    Okşuyorsun beni sen,hayal olsan da anne…..

    Her zaman en güzel anne benim annem oldu,
    Hayallerimde de olsa.
    Sen hayallerde bile bir gerçeksin anne,
    Senin sevgin daima olmuştur yüreğimde,
    Resmin duvarımda, sevgin yüreğimde,ellerin ellerimde,
    Yeter ki sen sağlıklı bu bana yeter be anne…..

    Ne yaptığın börekler,pastalar kekler,
    Yetiştirdiğin bin bir türlü meyve, üzüm, çilekler,
    Yoktan var eyleyip giydirdiğin giysiler,
    Elinle pişirerek soframıza koyduğun taze çörekler,
    Önemli değil,bana sen gereksin anne,
    Senin için sağlıklı gelecekler…..
    Anne diye seslenip nefesini dinlediğim geceler,
    Hayallerimde değil,hep yanımda olmanı istediğim
    Ellerinle,dillerinle,nefesinle dolu gerçek seneler……….

    Selahattin Ölmez