28 Kasım 2009

İçimizdeki Haykırışlar


EMMA SHAPLIN

gordana | MySpace Video


İçimizdeki haykırışlar, çığlıklar böyle güzel ifade bulur mu?

Yaşadıklarımdan Öğrendiklerim...


* Vedaların acı vereceğini bilsek te kaçınılmaz olduğunu öğrendim.

* Uzayan vedaların baş ağrılarımızı, mutsuzluğumuzu arttırdığını öğrendim.

* Sevilmediysek gururumuzu düşünüp arkamıza bakmadan gitmemiz gerektiğini öğrendim.

* İçimiz kan ağlada da, uykusuz geceler geçirsek te, gözyaşlarımız fazla mesai yapsa da hayatın devam ettiğini öğrendim.

* Ve fark ettim ki vedalaşmak ne kadar üzüntü verse de, canımız yansa da ağrılarımız hafiflemiş.

* Ve öğrendim ki sevgi dilenilmez! Dilenilir gibi hareket edilmez!Çünkü sevgi paylaşılırsa güzeldir!

* En önemli şeyin kendimizi sevmek, kendimizi teselli edebilmek için içimize yönelmek, yarından umut etmek olduğunu öğrendim.

* Ve hala çok saf olduğumu anladım. Bu dünyada kimseye, hiç kimseye koşulsuz güvenilmemesi gerektiğini öğrendim!

* Son olarak kendimize bir buket çiçek hediye edip ruhumuzu şımartmak gerektiğini öğrendim.

26 Kasım 2009

Mutlu Bayramlar


Tüm sevdiklerinizle keyifli, neşeli, mutlu, huzurlu, sağlıklı nice bayramlar geçirmeniz dileğiyle!

24 Kasım 2009

Öğrendim ki....


Yıllar sonra öğrendim ki...

Öğrendim ki...

Kimseyi sizi sevmeye zorlayamazsınız.

Kendinizi sevilecek insan yapabilirsiniz,

Gerisini karşı tarafa bırakırsınız.

Öğrendim ki...

Güveni geliştirmek yıllar alıyor,

Yıkmak bir dakika.


Öğrendim ki...

Olmak istediğim insan olabilmem

Çok vakit alıyor.


Öğrendim ki...

Yüreğiniz ne kadar kan ağlarsa ağlasın

Dünya sizin için dönmesini durdurmuyor.


Öğrendim ki...

Sevgiyi çabuk kaybediyorsun, pişmanlığın uzun yıllar sürüyor. (Ruhat Cengiz)

22 Kasım 2009

Sevginin Mevsimi



Eli öpülecek kadınsınsınız siz Suna Tanaltay! Yüreğime su serptiniz!
Üyesi olduğum gruba gönderilen yazıyı siz dostlarımla paylaşmak istedim!
Mutlu haftalar!

21 Kasım 2009

Eczanelerimiz Kapatılmasın


Hastanelerden, doktorlardan önce ulaşabildiğimiz, bizden desteklerini esirgemeyen,güler yüzle aydınlatan, yardımcı olan, dostlarımızdan, sırdaşlarımızdan olmak istemiyoruz. Sağlığın can damarı olan eczanelerimizin kapatılmasını istemiyoruz!

Destek Vermek İçin Tıklayınız.

  • teb
  • 20 Kasım 2009

    Avucundaki Kelebek...


    Zamanın birinde iki tane kız kardeş varmış, nasıl akıllılarmış anlatamam.
    Etrafındaki ve okuldaki tüm bilgi onlara yetmez olmuş.
    Bir gün anneleri onları dağdaki bilge bir adama götürmeye karar vermiş.
    Kızlar, bilge adamla bir süre çok mutlu olmuşlar ama sonra sıkılmaya başlamışlar,
    "Bilgenin bilemeyeceği bir soru bulmamız lazım" diye düşünmüşler...
    .........Kızlardan biri "Buldum!" diye sevinmiş.
    İki elimin arasında bir kelebek koyacağım ve bilge adama soracağım:
    "Avucumun içinde bir kelebek var. Canlı mı, ölü mü?
    'Ölü' derse, kelebeği bırakacağım. 'Canlı' derse, avucumu hafifçe bastıracağım.
    Her ne derse desin cevabı bilemeyecek."
    Kızlardan birisi kapalı tuttuğu ellerini bilgeye doğru uzatmış.
    (Şimdi lütfen siz de yapın. Avuçlarınız birbirine bakacak şekilde
    ellerinizi birleştirin ve uzatın. Ben açın deyinceye kadar da açmayın).
    Ve sormuş:
    "Avucumun içinde bir kelebek var: canlı mı, ölü mü?"
    Bilge adam cevap vermeden önce uzun süre kızın gözlerine bakmış, bakmış ve cevaplamış:
    "Senin elinde kızım. Senin elinde... canlı kalması da senin elinde ölü olması da!"

    Şimdi bakın hayatınıza ve mutluluğunuza.
    Nerede mi?

    Açın avucunuzu...
    Sizin ellerinizde: Tam avucunuzun içinde...

    Bir Portekiz atasözü der ki:
    “Yaşadıkça yaşlanmazsınız, yaşamadıkça yaşlanırsınız.”

    10 Kasım 2009

    Ata'mızı Anarken


    Bugün, okulda Ata'mızı anma töreni vardı, saygı duruşunda bulunduk, İstiklal Marşı dinledik, Onuncu Yıl Marşı eşliğinde fotoğraflarına baktık. Çocuklarımız, şiirler okudular,birlikte şarkılar söyledik!
    Ve bir kez daha çok çok etkilendim, tüylerim ürperdi. Ata'mızı bir kez daha özlemle andık!Özlem duygusunun ne kadar büyük olduğunu da anlamış olduk!
    Ne tuhaf bir durum değil mi? Hem içimizde yaşadığını ifade ediyoruz hem de özlemimimizin büyüdüğünü duyumsuyoruz!
    Yukardaki resmi okulda da gördüm, eridim bittim! Delip geçen ama bir o kadar da hüzünlü bakışlar! Ata'mız ne kadar yakışıklı, karizmatik ve etkileyici!
    Evet özlemle anıyoruz, kalbimizde yaşatıyoruz ama bir yandan da izinde gitmeye, onurlu bir biçimde yaşamaya, doğru bildiğimizden şaşmamaya çalışıyoruz!
    Atam, seni çok seviyoruz! Sevgimiz, saygımız her geçen gün içimizde büyüyor!
    Ve biz öğretmenler, seni, öğrencilerimize doğru olarak anlatmaya, minik kalplere, Atatürk sevgisi aşılamaya yemin etmiş olarak yolumuza devam ediyoruz!