27 Şubat 2010

ANNİŞİMİN REÇELİ


Merhaba, doktor kontrolleri için İstanbul'a geldim.Rutin kontrollerden arta kalan zamanda annişimle keyif yapıyoruz! Sohbet ediyoruz! Annişimin enfes yemeklerinden yeme ayrıcalığına sahibim kısacası! Tatil ve kontrol birarada gibi oldu!


Annişim de onun reçellerini çok sevdiğimi bildiği için bana bu kez enfes bir portakal reçeli yapmış! İki gündür yemeye doyamıyorum!
Tarifini veriyorum.

Portakal Reçeli

Malzemeler:


1 kg portakal kabuğu

600 gr şeker

1 bardak su


1/2 limon suyu

Yapılışı:

Portakal kabukları ince küp şeklinde doğranır. Bir miktar su ile 2-3 dk. kaynatılır. Delikli kepçe yardımıyla soğuk suyun içine atılır. Sonra yeniden kaynar suyun içine atılır.
Aynı işlem 4-5 kez yinelenir.

Sonra 600 gr şeker ve bir bardak suyla kaynattığımız şerbetin içine koyar ve yaklaşık 20-25 dk. pişiririz.
Ocaktan almadan önce 1/2 limon suyu sıkarız! Ocaktan aılp soğumaya bırakırız!

Afiyet olsun!


Resimleri daha sonra düzenleyip yeniden yayımlayacağım! Picasa'nın damarı tutmuş durumda!
Yeniden buluşuncaya dek sevgiyle kalın! Mutlu, keyifli ve neşeli bir haftasonu tatili dileğiyle!

19 Şubat 2010

Bir Musibet...


"Bir musibet bin nasihatten yeğdir!"

Annelerimiz bizi, bir bir konuda sürekli olarak uyardıklarında, hayır deyip te rest çektiklerinde engellendiğimizi düşünüp karşı koyuyoruz!
Ve kendi kararlarımızla yola devam etmek istiyoruz ki bunun bedellerini de ödüyoruz!
Bu bedeller bazen çok çok ağır olabilir. Uykusuz geceler geçirebiliriz! Sıkıntılar yaşayabiliriz!
Ama maalesef yaşantılar, kendi kararlarımzla yaptıklarımız kimi zaman çok daha öğretici olur! Ucunda bedel ödemek olduğu için! Ucunda büyük ve ağır dersler olduğu için!
Ama her şeye raqğmen annelerimizle buzları erittiğimiz, onların sağlıklı olduklarını, bizi desteklediklerini bildiğimiz için yüreğimiz hafifler!
Sıkıntılar katlanılmaz olmaktan uzaklaşır! ;))

14 Şubat 2010

ENFESS BİR İNCİR REÇELİ


Merhabalarr, marketlerden alınma reçeli bir yana bırakalım. İlk olarak Sevincimin incir reçeline bayıldım, parmaklarımı yiyecek hale geldim. Ardından annişim, hatırımı kırmadı ve bana koca bir kavanoz incir reçeli yaptı. Fotoğrafını çekmeye ömrü vefa etmedi. Hem çok kısa bir sürede bitti hem de fotoğraf makinemin bozuk olduğu zamana denk geldi! Maalesef! :(((


Yoksa ben, annişimin, sırf Burçiş'i için yaptığı güzelim reçelin resmini çekmez miydim hiç?
Reçel bitince ben de yas sürecine girdim. Annemden yeniden reçel yapmasını istedim. O sırada bayramdı, atamamdı, annemin, uygun inciri bulamaması derken yeniden reçel yapma projesi de rafa kalktı.


Neredenn nereye, Misi, benim bilgisayarımın üzerinde yatıp uyuyup ayarlarını bozacak ta biz de İpsala'da bilgisayarcıdan yardım isteyeceğiz!
Ve annemle bilgisayarcımızın annesi dostluk kuracak. Sonra o güzelim mavi gözlü, temiz pak yüzlü anne, bahçesindeki meyve ağaçlarından, yaptığı reçellerden söz edecek. Benim annem, kızının incir reçeli için ölüp bittiğini söyleyecek te o tatlı teyze, benim için iki kavanoz reçel getirecek, verecek!
İşte incir reçelinin öyküsü bu! En kısa zamanda bu güzelim reçelin tarifini isteyip sizlerle paylaşmak farz oldu!


Mutluluk,mutfakta mı gizli,nerede gizli bilemiyorum, dört ay tarif marif yayımlamamışımm. İnanılmaz bir durum bu! Keyif te paylaşamammışım pek! Siz
dostlarımla mutsuzluğumu paylaşmışım. Beşinci ayda şeytanın bacağını kırıp erikli bomba tarifine yer verebilmişim! Nihayettt!
İncir reçeli yapan teyzeme bir kez daha teşekkür etmenin zamanı geldi.
İki kavanozun bir kısmını sömestr'da eve götürdüm. Anneme yani! Orada yedim. Az biraz da Bahar'ıma verdim! İkinci kavanozu biraz önce reçel kabına boşalttım.
Canım arkadaşım Bahar'ım, yarın göreve başlayacağı, ona kavuşacağım için çok mutluyum! Onu çoook özledim!
Hamiş: Enfess incir reçelinin eşlikçisi Dr. Oetker "Kaymak Tadında" krem şanti. Gerçekten de kaymak tadında, çok lezzetli! Reçelle de çok güzel uyum sağladı!
Dilerseniz, çırptıktan sonra streç filme sarıp buzluğa koyabiliyor, gerektiği kadarını kesip kullanabiliyorsunuz!

En kısa zamanda incir reçeli tarifi ile aranızda olacağım! İyi hattalar! Kucak dolusu sevgilerrr!

13 Şubat 2010

İyileşme Dileği Kavuşma İsteği


Sevgili arkadaşım, en kısa zamanda sana kavuşmayı,keyifli paylaşımlarda bulunmayı, sıkıntılarımızı paylaşmayı diliyorum!
İyi ki varsın! "Canım" diye söze başlamanı, yumuşacık konuşmalarımızı,kışın, yağmurda gönlümde çiçekler açan gülüşlerini çok özledim!
Bir an önce iyileşmen dileğiyle!
Biliyorum Pazartesi günü görüşeceğiz! Bir süre birlikteyiz! Sonra yine ayrı kalacağız!
Maaşlarımızı birlikte çekemeyeceğiz ilk kez!
Sen, iyileş gerisi önemli değil!
Sen yokken kahve imek bile zevk ermez oldu sevgili kankam, arkadaşım, can dostum benim!
Seninle tatlı didişmelerimizi de özledim. Kısacası seni, birlikte yaptığımız her
şeyi çok özledim.
Havalar güzelleşsin, Çarşamba sabahları,okul öncesi pazara gidip alışveriş edelim!;))

5 Şubat 2010

Sevinçten Havalara Uçmak



Bugün, hem güzel hem de sıkıcı bir haber aldım!
Sıkıcı haberden başlayalım, yapışık ikiz gib olduğumuz, biricik arkadaşım Bahar'da yine nodül çıkmış, geçen yıl ameliyat olmuş.
Sintigrafi çekilmiş, Salı günü de biyopsi yapılmasına karar verilmiş! Dilerim temiz çıkar ve şimdiden çok özlediğim biricik arkaşım bir an önce aramıza döner!

Güzel haber ise ayrılmak durumunda kalan çalışma arkadaşlarıma yeniden kavuşacağımızı öğrenmiş omlam! Haberi can dostum Bahar'ımdan öğrendim. Hemen diğer arkaadaşlarımla haberleştik! Hepimiz çok çok üzülmüştük! Tatile girişimiz karamsar ve mutsuz olmuştu! Şimdi keyifli bir başlangıç yapabiliriz!

Öbür yandan yaşantımda çok çok doğru bir insanla karşılaştım, aşk anlamında değil! O da bir gün olacak inşallah!
Ama karamsar, mutsuz, depresif zamanlarım sona erdi, yeniden doğmuş gibi oldum! Çok şükür!
Tüm dostlarımın da kendilerini yeniden doğmuş hissedebilecekleri güzel olaylar yaşamalarını diliyorum!

Yeniden görüşünceye dek kocaman sevgiler!

Yeniden Annişimin Enfes Ötesi Erik Reçeli


Merhaba, annişimin erik reçelini hatırlamanız amacıyla yeniden yayımlamaya karar verdim! Bundan sonra daha güncel tariflere sıkça yer vermeyi umuyorum!

Erik Reçeli

Malzemeler:

1 kg mürdüm eriği
750 gr toz şeker
1 kabuk tarçın
7-8 tane karanfil (Tarçın ve karanfil, reçel piştikten sonra alınır)

Hazırlanışı:

Erikler yıkanır, yarım ay biçiminde doğranır. Tencereye konur. Üzerine şeker eklenir. Tarçın ve karanfil konulur. Tencere ocağa yerleştirilir. Kısık ateşte yaklaşık 45 dk. pişirilir. Oluşan köpükler üzerinden alınır.
45. dk. sonra birkaç damla limon suyu eklenir. Tencere ocaktan alınır.

Not: Reçel, piştikten sonra tarçın ve karanfil içinden çıkarılır. Reçel soğumaya bırakılır. Daha sonra kavanozlara yerleştirilir.



Tek başına iken ne yemek hazırmanın ne de yemenin keyfi olmuyor! Kahvaltı bile sevdiklerinle birlikteyken tatlı! Tek başıma iken nadiren kahvaltı edebiliyorum!
En kısa zamanda yeniden görüşmek üzere sevgiyle, dostça kalın!

4 Şubat 2010

Ruhumu Şımartma Günü


Evet, bugünü ruhumu şımartma günü ilan ettim.Göz doktoruna gittim. Sonuç sevindiriciydi. Diğer yandan tahlil sonuçlarım da çok iyi çıktı. Sonuçları aldıktran sonra Metroport Sinemaları'nda kendime bir film ısmarladım. Koltuklar çok güzeldi, yumuşacıktı, yastık bile vardı.
Patlamış mısır eşliğinde enfes bir romantik komedi izledim. "Morganlar Nerede?"
Hugh Grant ve Sarah Jessica Parker başrolde! Yalnız başınıza izleseniz bile gülmeniz geldiğinde çekinmeden kahkaha atabiliyorsunuz!
Sonrasında Kahve Dünyası'na gidip kendime tavuk söğüşlü bir sandviç, latte kahve, enfes bir brownie söyledim. Afiyetle yedim, içtim. Kahvenin yanında küçük bir kasede gelen çikolata drajelerine ve bitter kaşığa bayıldım doğrusu! Kahve Dünyası'nda sunumlar müthişti, hemcinslerimin gayet başarılı bir biçimde servis yapmaları, nezaket göstermeleri koltuklarımı kabarttı doğrusu! Hemcins dayanışması!
Sonra Koton'da %70'e varan indirimler olduğunu gördüm, indirimden lila rengi bir pantolon aldım. Ekoseli, spor çok şık, her yerde giyilebilecek, kotla çok çok uyum sağlayacağına inandığım, sıcak tutan bir tunik aldım. Evde, okulda, haftasonu her yerde giyebilirim. İpsala'ya dönüşte beni bunaltmayacak enfes bir yol arkadaşı olacağından eminim!
Bugünü kendime ayırdım, ruhumu şımarttım, bu beni 23 Nisan'a kadar idare eder. Sonra 19 Mayıs tatili derken okullar tatil olur! İşte böyle!
Sonrası da var, D&R'ye girip kendime enfes iki kitap ve bir dergi ısmarladım. Kendimi şımartma konusunda son noktayı bu şekilde koydum. Toplamda belirlediğim limitin dışına çıktım! Eczanenmize gidip dostlarımla sohbet ettim. İlaçlarımı aldım ve eve döndüm. Ruh şımartmak ta yorgunluk veriyor! Yorulmadan olmuyor, başıma da ağrılar girdi, idare etmeye çalıştımn en sonunda iki tane Catalaflam aldım! Ağrı geçse de verdiği yorgunluk hemen geçmiyor!
Yarınki son doktor kontrolüm için randevumu aldım, annişimle yemeğimizi yedik. Kahvelerimiz keyifle yudumladık. Annem, ben gidene dek aldığım kitaplardan birini bitirir bile!
Misi kızımı da şımarttım ve ona top aldım.
Benden şimdilik bu kadar, Morganlar Nerde'yi görmeyenlerim görmelerini şiddetle öneriyorum!
Yeniden görüşünceye dek dostça kalın!

2 Şubat 2010

RUH VE YÜREK


İşte Maeve Binchy'den yine yüreğimizi sarıp sarmalayacak, içimizi ısıtacak bir kitap daha!
Ben, alamazsam annem bulup alacak bana! Almayı kafama koydum! Daha ilk anda adı sizi etkiliyor zaten! Hiç aklımda yokken bir an'da yazı yazdırıp siz dostlarımla paylaşma ilhamını verdi ya bana. Helal olsun Maeve Binchy'e!

Doktor Clara Casey için bundan daha kötü bir zamanlama olamazdı. Kocasından ayrıldığı sırada ve iki kızının sorunlarıyla boğuşurken aldığı iş teklifi, tüm özel sorunlarını rafa kaldırmasını gerektiriyordu. Sıfırdan kurduğu kalp kliniği tüm zamanını ve enerjisini alsa da, kendisi ve çevresindekiler için yepyeni, umut dolu bir başlangıç olabilir miydi?

Kitap, kahve paylaşımımız bol olsun! Yeniden görüşünceye dek sımsıcacık sevgiler!

Hamiş: Hava tam da bacaklarımızı uzatıp battaniyemize sarınma, sıcacık çay eşliğinde kitap okuma havasıymış!