28 Eylül 2006

DETOKS, NAZIM HİKMET VE BULGURLU MERCİMEKLİ SALATA


Sevgili Arkadaşlar Merhaba
Nihayet yeniden buluştuk!
Dün akşam beni çok sevindiren, mutlu eden bir olay oldu, Stockholm’den Sibelimin sitesinin müdavimi olan tatlı bir arkadaş benim blogumu da orada görmüş, yazılarımı, şiirlerimi okumuş, beğenmiş, buna çok sevindim! Ben şiirlere yer vermekten vazgeçmiştim. Ama böylesine olumlu bir yazı beni yeniden şiirlere yer vermeyi sürdürme kararı almamı sağladı.
Mutlu oldum!
Bugün ise beni şoke eden bir haber aldım! Sevgili arkadaşım Sibelim bana uyarı iletisi göndermiş, sitemden hırsızlık yapıldığını fark etmiş, bana haber vermiş, bunu engellemenin yolunu da Tijen ablası bulmuş. Sibelim bana da öğretecek! Hem de arkadaşlar, inanabiliyor musunuz, yazıdan alıntı yapılmamış aynen kitap tanıtımım ile, resmim ile birlikte kullanılmış, biz emek harcayalım, kafamızı yoralım birileri asalaklık etsinler! Hayır alıntı yapılması bile terbiyesizlik iken olduğu gibi alıp yayınlamak daha da büyük bir terbiyesizlik!
Bu hırsızlığı, terbiyesizliği yapan site gurme.net sitesi! http// gurme.net p=536 yı tıkladığınız zaman benim çalınmış yazım ile karşılaşıyorsunuz!

En son bir hafta önce buluşmuşuz, bu arada ben boş durdum mu, elbette hayır, Büyükşehir çalıştı :)(Annem ile biz sıkı çalıştığımız zaman birbirimize takılırız, Büyükşehir çok çalıştı diye).
Hafta sonu Tarçın’ın Mutfağı’ndan tarifini aldığım, çok beğendiğim Pamuk Poğaça’yı 2. kez yaptım, sıvıyağını bir parmak azalttım, müthiş bir tarif, başka bir poğaça tarifi almaya gerek yok! Nasıl puf nasıl pamuk gibi yumuşacık oluyor anlatamam!
Bir de Sibelimin Erikli Pay tarifine çarpıldım, tarifini aldım, yaptım, unu biraz fazla kaçırdım, tart kıvamında oldu ama yine çok lezzetliydi! Eriği ağzınıza attığınız ilk anda sanki erik marmeladı yiyormuş hissine kapılıyorsunuz!
Erikli Tart tarifini de en kısa zamanda yapacağım, Sibelcim’in tarifleri benim yapmayı düşündüğüm Avusturya’nın ünlü Linzer Turta’sını yapmamı erteletti.
Annem, ablam, komşumuz Servet ve tabii ki de ben Erikli Pay’ı çok beğendik.
Şunu da belirtmem lazım, annem ve ablamlar çok sıkı eleştirmenlerdir, bizim aileye bir şey beğendirmek çok kolay değildir, Güldalım Pazar akşamı uğradı, Erikli Pay’ı yedi, çok beğendi ama Tarın’ın tarifi Pamuk Poğaça’ya çarpıldı,
Sabah çocuklarla birlikte ısıtarak yemesi için verdik, seve seve götürdü!
Tüm hamur işlerine mutlaka bir bardak kepek ya da tam buğday unu kullanıyorum, daha fazlası yaptığınız yiyeceği sertleştiriyor, kurumasına neden oluyor! Sağlıklı beslendiğimizi düşünüyorum, içim rahatlıyor, hatta anaokulunda da yapılan hamur işlerine kepek unu kullanılmasını önerdim, olumlu tepki aldım bakalım sonuç ne olacak?
Pazartesi gününden beri detoks uyguluyorum ama bu defa kendimi çok az çeşitten mahrum ettim! Kahveyi, çayı kesmedim, korkunç baş ağrısı yapıyor çünkü, yalnızca tüketimlerine sınır getirdim!
Sabahları Sibelimin verdiği tarifle müsli yaptım, hatırladığım kadarıyla hazırladım, yulaf ve kuru meyveyi ılık süt ile ıslattım 2-3 dakika beklettikten sonra yaş meyveyi ekleyip afiyetle yedim, fındık ya da ceviz, badem, fıstık ta kullanılabilir!
Öğlenleri bir defalık yumurta haşladım, ekmek yedim, kahvaltı ettim, 2 gündür de salata yiyorum! Akşam da salata ve ekmek yiyorum!
Sibelimin enfes Rokalı Tabulesi’ni yaptım, afiyetle yedim, bu tarif ikidir (her iki detoks kürümde de bu salatayı yaptım) benim ideal detoks yemeğim oldu zaten!
Ayrıca dün akşam mercimek haşladım, maydanoz, limon ve biraz tuz ekledim, taze kırmızı biber de koyunca görünümü çok güzel oldu!
Yağ kesinlikle tüketmiyorum, yağ gereksinimimi günde iki kez birer tatlı kaşığı keten tohumu alarak karşılıyorum!
Şu anda da ekmeğim makinede misler gibi kokarak pişiyor, onun içinde de keten tohumu var! Neyse ki kısa bir süre sonra size söz verdiğim gibi yaptıklarımın fotoğraflarına yer verebileceğim!
Evet, şimdi detoksu bir yana bırakıp annem ile geliştirdiğimiz Bulgurlu Mercimek Salatası tarifimizi sizlerle paylaşmak istiyorum (ben yağsızını tüketiyorum, bu akşam da yapacağım, buna rağmen lezzetli oluyor).

Bulgurlu Mercimek Salatası

Malzemeler:

1 su bardağı yeşil mercimek,

½ su bardağı bulgur,

2 orta boy kuru soğan,

1 demet maydanoz,

1 orta boy domates,

1 orta boy kırmızı biber,

1 limonun suyu ya da ½ kahve fincanı nar ekşisi,

1 çorba kaşığı sıvıyağ,

Tuz, karabiber.

Yapılışı:

:) Yeşil mercimek haşlanır, soğumaya bırakılır.

:) Çiğ köftelik bulgur sıcak su ile ıslatılır.

:) Mercimek ve bulgur ılınınca ikisi de karıştırma kabına alınır.

:) Maydanoz ince ince kıyılır.

:) Kuru soğan, kırmızı biber ince ince doğranır.

:) Domatesler de çok küçük olmayacak biçimde doğranır (çoban salatasına konulacak büyüklükte).

:) Diğer bütün malzemeler katılır, hepsi iyice karıştırılır. Servis yapılır!

Afiyet Olsun!

Arkadaşlar, vedalaşma vaktimiz geldi, sizlerle ölümsüz, büyük şairimiz Nazım Hikmet’in Mavi Gözlü Dev adlı şiiri ile vedalaşalım! Sevgiyle Kalın, her şey gönlünüzce olsun! Ben bir kez daha sizlere Hayırlı Ramazanlar diliyorum!

Not: Bir daha ki yazımda beğenerek okuduğum kitaplara değineceğim yine!


Mavi Gözlü Dev, Minnacık Kadın ve Hanımelleri - Nazım Hikmet

O mavi gözlü bir devdi.
Minnacık bir kadın sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi,
bahçesinde ebruliii
hanımeli
açan bir ev.
Bir dev gibi seviyordu dev.
Ve elleri öyle büyük işler için
hazırlanmıştı ki devin,
yapamazdı yapısını,
çalamazdı kapısını
bahçesinde ebruliiii
hanımeli
açan evin.

O mavi gözlü bir devdi.
Minnacık bir kadın sevdi.
Mini minnacıktı kadın.
Rahata acıktı kadın
yoruldu devin büyük yolunda.
Ve elveda! deyip mavi gözlü deve,
girdi zengin bir cücenin kolunda
bahçesinde ebruliiii
hanımeli
açan eve.

Şimdi anlıyor ki mavi gözlü dev,
dev gibi sevgilere mezar bile olamaz:
bahçesinde ebruliii
hanımeli
açan ev..

21 Eylül 2006

Akdeniz Kabaklı Tavuklu Graten



Merhaba,
Pazar sabahı blog komşularımı gazetede görmek ve okumak beni çok sevindirdi, çok duygulandırdı. Komşularımla gurur duydum!
Sibelimi, Portakal Ağacı’nı, Ekmek Kokusu’nu ve diğer komşularımı görünce çok mutlu oldum ama gözlerim iki blog komşumu daha aradı, onlara sanki bir haksızlık yapılmış gibi geldi bana doğrusu, Tarçın’ın Mutfağı ve Mutfakta Zen’in yer almadığı bir yazı bana eksiklik duygusu hissettirdi, gözlerim onları aradı doğrusu! İnşallah bir gün hepinizin yer aldığı bir gazete yazısı okurum. Hem gurur duydum hem de imrendim ama biliyorum ben daha çook yeniyim.
Bu arada Tarçın, hayalini gerçekleştirip bir Cafe açmış, hayırlı olsun, pasta süslemeler de bir harika, inşallah bir gün yolumuz düşer karşılaşırız! Darısı Cafe açmaya niyetlenen bizlerin başına!
Okullar açıldı ve ben Bahçeşehir’de bir ilköğretim okulunda ücretli anasınıfı öğretmenliği yapıyorum.
Bilgisayarımın uzun bir süre bozuk olması ve okul için koşturmam nedeniyle yazılarıma uzun bir süre ara vermek durumunda kaldım ama bundan sonra hayırlısıyla bu kadar ara vermeyeceğim!

Bugün, annemin Akdeniz Kabaklı Tavuklu Graten’inin tarifini paylaşacağım sizlerle!
Kesinlikle çok hafif, mükemmel çok lezzetli bir yemek, Akdeniz Kabağı bulabilirseniz alıp ta yapmanızı öneririm!
Akdeniz Kabağı Dolması tarifini verirken Akdeniz kabağının özelliğini belirtmiştim, daha yumuşak bir kıvamı oluyor, çok ta lezzetli ayrıca!

Akdeniz Kabaklı- Tavuklu Graten

Malzemeler:

8 adet orta boy Akdeniz kabağı,

1 adet kemiksiz tavuk göğsü,

2 çorba kaşığı un,

1 çay kaşığı karabiber,

2 çorba kaşığı margarin ya da sıvı yağ,

4 çorba kaşığı rendelenmiş taze kaşar,

Yarım su bardağı süt,

Yarım su bardağı tavuk suyu.

Yapılışı:

:) Kabakların üst sapları kesilir. Daha sonra kabaklar kaynar suda 2-3 dk. haşlanır.

:) Kabaklar soğuk suda biraz bekletilir, bozulmamasına dikkat edilerek içleri oyulur. Borcama dizilir.

:) Diğer taraftan tavuğun göğüs eti haşlanır, biraz soğuduktan sonra minik kuşbaşı biçiminde kesilir.

:) Beşamel Sos’un Yapılışı: Margarin ile birlikte un, beyaz kalacak biçimde kavrulur, içine süt, tavuk suyu, tuz, karabiber ilave edilir, sürekli karıştırılarak yedirilir. Kaynadıktan sonra kısık ateşte 3-4 dk. kaynamaya bırakılır.

:) Beşamel sosu ocaktan indirince 2 çorba kaşığı kaşar peyniri ve kuşbaşı göğüs eti ilave edilerek kabakların içine doldurulur.

:) 150 C’de ısıtılmış fırında yaklaşık 25 dk. pişirilir. Bu süre sonunda çıkarılır (siz kendi fırın ayarınızı düşünüp süreyi ona göre ayarlayın, arada bir kontrol edin), kalan 2 kaşık taze kaşar peynirini üstüne serpiştirilir, yeniden fırına koyup 5 dk. daha pişirilir.

:) Fırından çıkarılır, servis yapılır.
Afiyet Olsun!

Bir Ramazan daha geldi, hepinize hayırlı Ramazanlar diliyor şimdilik hoşçakalın diyorum! Yeniden görüşmek üzere!


9 Eylül 2006

Annem Usulü Zeytinyağı Kabak Yemeğil





Selam Arkadaşlar,
bilgisayarım bozuk olduğu için bir süre yazı yazamadım! İnternet evinde yazı yazıyorum şu anda!
Nasılsınız, keyfiniz nasıl? Umarım iyisinizdir!
Arkadaşlar, bugün sizinle annemin müthiş hafif ve lezzetli kabak yemeğini paylaşacağım! Tarifi almaya hazır mısınız?

Annem Usulü Zeytinyağlı Kabak Yemeği

Malzemeler:

4 orta boy soğan,

1 kg körpe kabak,

4 diş sarımsak,

1 demet dereotu,

2 büyük boy domates,

1/2 çay bardağı sıvıyağ,

Arzuya göre karabiber, tuz.

Yapılışı:

:) Soğanlar irice doğranır, yağda kavrulur, sarımsaklar ilave edilir, soğanlar pembeleşmeden, diriliği gidinceye kadar kavrulur.

:) Kabaklar kabukları soyulmadan uzunlamasına dörde bölünür, tahtada incecik doğranır.

:) Domateslerin kabukları soyulur, ince ince doğranır.

:) Soğanlar yumuşayınca kabak ve domates ilave edilir, tencerenin kapağı kapatılarak kısık ateşte yalmızca 1-2 kez karıştırılarak yaklaşık 30 dk. pişirilir.

:) Yemek, ocaktan indirilmeden 2-3 dk. önce tuz ve karabiber eklenir.

:) Servis tabağına alındıktan sonra da incecik kıyılmış dereotu ile süslenir.

:) Ilık olarak servis yapılır.

Afiyet Olsun!

Not: Arkadaşlar, denemenizi öneririm, gerçekten çok hafif, lezzetli ve sağlıklı bir yemek!

Şimdilik yazıma son veriyorum ve sizlere iyi bir hafta sonu diliyorum, hoşçakalın!