Sibelimin benim için yaptığı enfes lor peynirli kurabiye
Selam Arkadaşlar! (Burçiş, bu yazıyı cıvıl cıvıl bir ruh hali ile yazmaktadır)
Evvelki hafta sonu Sibelim, nihayet Sibelimin evine gidebildim, şeytanın bacağını kırmayı başardık vallahi!
Çok çok güzel bir gün geçirdik nasıl mı şimdi şöyle oluyor öncelikle ben her gün sabahın köründe kalkmak zorunda kalan bier insan olarak yine erkenden kalkıp ta yollara koyulmak istemedim açıkçası, güzel ve keyifli bir kahvaltının ardından ana-kız kahvelerimizi yine büyük bir keyifle yudumladıktan sonra 11.30-11-40 gibi ben yola koyulmuş olmuşum (nedense giderayak saate bakmayı hiç sevmem, suçluluk uyandırıyor galiba)... Ve arkadaşlar, düşününüz ki biz arkadaşımla saat tam 13.00'da Ekolojik Pazar'da buluşacağız, yolları pratik hale getirmeye çalışırken, Bakırköy'e gidip Şişli dolmuşlarına binip pazarın tam önünde olmayı planlarken zavallı ben dolmuşun azizliğine uğramayayım mı, yok, müşteri azlığı nedeniyle seferler kaldırılmış, ekstradan iki arabaya daha binmek farz olmasın mı bana, biz galiba 14.20 gibi Sibelimle evine yakın bir noktada buluşabildik, öğleden sonra Sibelciğimi tatlı dilimle ikna edip pazara gidebileceğimizi düşünürken pazar turu atmak bana hayal olduuu! Ama, arkadaşım, Tijen Ablası ile gezmiş pazarı, atmış pasını, evi çok şekerdi, kendisi gibi samimiydi, güle güle otursun inşallah! Çok güzel sohbetler ettik, tatlı tattlı çekiştik, bana hazırladığı nefis mamalardan yedik, pirinç patlaklı çayından ikram etti, içtim, kesinlikle değişik bir tadı var, ilk başta yadırgıyor insan ama buna rağmen alışıp içiyor, bitiriyor vallahi! Sonuçta güzel bir çay işte, rahatlatıcıymış ta tabii ben pek rahatlatıcılığını anlayamadım, eve geç kalmak istemedim pek, eve dönüş telaşı yaşadım! Kaçta mı evde oldum, 20.45 gibi!
Amaaaa, bu arada Tijen ile de tanıştım, çok tatlı ve de çok mütevazi bir insan gerçekten de! Hamiş, yol telaşı dışında hakikaten güzel bir günmüş! Arkadaşım da şımarttı beni, ben istediğim için nefiss lor peynirli kurabiyesinden yaptı, annesinin zeytinlerinden yedirdi, memleketinin zeytinyağından ikram etti, annesinin meşhur nohut mayalı ekmeğini ikram etti, eve verdi, annem yiyince ay çok fena vallahi, benim yaptğım nohut mayalı ekmek dama atıldı, çok güzel yapmış ama! Ne yapalım, belki ben Sibelimin annesinden öğrenirim sırrını, verir mi dersiniz?
Geçen hafta malum Sömestr tatili başladı, benim pek keyfim olmadığı için tadını çıkaramadım ilk günler sonra da bir hafta boyunca rahatsızlandım, mideme bir şey dokundu herhalde, ilaç aldığım halde hastalık bayağı direnç gösterdi, tatilde detosk yapıp yapmamayı düşünüyordum, niyetlenmiştim vallahi benimkisi doğal bir detoks olmuş oldu! Dikkat ettiğim günler de oldu, çivi çiviyi söker diye düşündüğüm günler de ilaç destekli ikinci yaklaşım galip geldi!
Tatil başlangıcında bir kaçamağımız pizza yapmak oldu, pizzanın hamurunu standart ekmek tarifiyle ben hazırladım, geri kalanını da anniş tabii ki de! Vejetaryen bir pizza oldu bizimkisi, sanırım kırmızı şarap dokundu bana, dün akşam aklıma gelince ağzıma süremedim doğrusu!
(pizzamızın hazırlık aşaması)
Vejateryen Pizza
Pizza Malzemeleri
1 adet standart ekmek hamuru,
3 adet sivri biber,
2 adet domates,
2 orta boy soğan,
300 gr dil peyniri ya da mozzarella peyniri,
Çekirdekleri çıkarılmış 20 tane siyah zeytin.
Veee annişimin özel pizza sosu:
3 çorba kaşığı Antep tipi domates ve biber salçası,
2 çorba kaşığı sızma zeytinyağı,
1 çay kaşığı karabiber,
1 tatlı kaşığı kekik,
2 diş sarımsak,
1 çorba kaşığı elma sirkesi,
1 tatlı kaşığı deniz tuzu,
1 tatlı kaşığı pul biber,
3 çorba kaşığı su,
1 tatlı kaşığı toz şeker.
Yapılışı: Sos ile ilgili tüm malzemeler mikserde karıştırılır. Fırınlanan pizza hamuruna bolca sürülür.
Pizzanın Yapılışı:
1- Ekmek hamuru yağlı kağıt kaplanmış fırın tepsisine açılarak yerleştirilir. Önceden orta derecede ısıtılmış fırında 10 dk. kadar fırınlanır. Fırından çıkarılır, 5-10 dk. soğutulur.
2- Pizza sosu fırınlanış hamurun üzerine bolca sürülür, yayılır.
3- Halka halka kesilmiş soğanlar ve domatesler, çekirdeği çıkarılmış siyah zeytinler soslu hamurun üzerine yerleştirilir (dilerseniz dolmalık kırmızı biber, mantar da koyabilirsiniz), fırında 15-20 dk. orta ısıda pişirilir.
4- Bu sürenin sonunda pizzanın üzerine rendelenmiş dil peyniri ya da mozzarella peyniri bolca serpiştirilir, 10 dk. kadar yeniden fırında pişirilir. Ve işte pizzamız
servise hazır hale gelir.
Afiyetle Yenir!
Biz, çocukken hafta sonları ailemizle birlikte yemeğe çıkardık, en çok gittiğimiz yerlerden biri de o zamanlar İstiklal Caddesi'nde yer alan, dönemin Nathalie, Susanna, Bir Günah Gibi şarkılarının çaldığı, çok şirin zenci ailelerin de geldiği, beyaz Amerikalı bir karı-kocanın işlettiği, nefis pizzaların pişirildiği, yanında enfesss, değişik sosların yer aldığı koca bir kase salataların eşlik ettiği, Galatasaray Hamamı'na komşu olan Kral Ve Ben'di. Mutlu çocukluğumun biricik adresi!
Annem ve Güldalım her gidişimizde yeni ipuçları edine edine Kral ve Ben'in pizzalarını aratmaz oldular, Pazar günleri uzun kahvaltılarımızı eşlikçisi haline getirdiler, Tv'de güzel filmler... Ama yine de oranın ortamını özlüyorum, keşke aynı kişiler ya da artık evlatları yeniden açsalar acaba aynı tadı verir mi bilemem tabii ki de! Anadolu Yakası'nd ayerleri olduğunu biliyordum ama oraya hiç gitmedik şimdi de var olup olmadığını bimliyorum doğrusu! İşte bu pizzalar tarifi alınmayan ama ne olduğu tahmi edilen malzemelerle hazırlandı yıllarca annem ve kızları tarafından, ben de bir kez yapmıştım yıllar önce hazır ekmek hamuru ile. Bir daha ki sefere kendi yaptığım pizzayı paylaşırım sizlerle! Son 5-6 yıldır vejateryen pizzadan hoşlanır oldum, nedenine gelince iki kez deniz ürünlü pizza yedim, birincisi nefis, ikincisi berbattı, yarısından fazlasını yiyemedim, ağır geldi, çöpe gitti, o gün bugündür sucuklu pizzaymış, deniz ürünlü pizzaymış yemez oldum! En güzel, en hafif pizza vejateryen pizza!
(pizzamızın son hali)
Hafta sonu, Sibelimi bize çağırdım, gelmek istemedi, aşure yapacakmış marifetli hanım, ben de ilk fırsatta yapmaya heveslendim vallahi, yapınca paylaşırım sizlerle bir kaç ay sonra!
Meralimi çağırdım, annişimin yaptığı nefis tiramisudan ikram ettik ona, Sibel de şansını kaybetti bu defalık, anniş nefis bir lahana salatası ne enfess kısırından yaptı, afiyetle yedik, sohbet ettik! Çok çok güzel bir kaç saat geçirdik!
Annişimin Enfes Lahana Salatası
Malzemeler:
1 küçük boy lahananın yarısı,
3 adet sivribiber,
2 adet havuç,
2 diş sarımsak,
1 demet taze soğan,
1 demet maydanoz,
1 ½ limon suyu,
3 çorba kaşığı sızma zeytinyağı,
1 ½ tatlı kaşık deniz tuzu,
1 tatlı kaşığı pul biber,
1 tatlı kaşığı sumak.
Yapılışı:
1- Lahana ince ince kıyılır, damarları çıkarılır, bir miktar tuz ile ovulur, süzgeçte yıkanır, suyu süzülür.
2- Suyu süzülen lahanalar, salatanın yapılacağı kaba alınır, rendelenmiş havuç, ince kıyılmış maydanoz ve taze soğan, rendelenmiş sarımsak ve diğer tüm malzemeler konularak iyice karıştırılır. Servis tabağına alınır.
Afiyetle Yenir!
Veeee, benn dünn lazanya yaptım, ne var ki bunda şu var, hamurunu kendim yoğurdum, açtım, pişirdim yaaa, ben marifetli kızım! Benimle gurur duyabilirsiniz!
Tarifi Ayşe Tüter'den!
Kıymalı-Sebzeli Lazanya
Malzemeler:
3 su bardağı un,
3 adet yumurta,
1 kahve fincanı zeytinyağı,
1 tatlı kaşığı deniz tuzu,
4 çorba kaşığı tereyağı ya da Becel margarin,
3 çorba kaşığı un,
500 ml süt,
2 adet havuç,
250 gr hindi kıyması,
1 çay kaşığı karabiber,
3 adet sivri biber,
3 adet orta boy soğan.
(Dilerseniz, 250 gr brokoli, 1 çay bardağı krema ki ağır olabilir diye tercih etmedik, ½ adet etli kırmızı biber, 1 adet kabak, ½ çay kaşığı muskat kullanıp tarife bütünüyle sadık kalarak ya da kendinize göre değişikliklerle lazanyayı
yapabilirsiniz)
Yapılışı:
1-Yumurta, zeytinyağı ve tuzu una yedirilir, 5 dk. yoğrulur, üzeri örtülüp 20 dk. dinlendirilir.
2- Hamur 1 mm. kalınlığında açılır, 8x15’lik şeritler kesilir (ben, işlemi kısalttım, hamuru verilen ölçüden daha ince kestim),
3- Tencereye kaynar su, 1 çorba kaşığı tuz ve zeytinyağı konulur, lazanyalar hafif diri olacak şekilde pişirilir. Soğuk su olan bir kaba alınır, 3 dk. bekletilir, tülbent üzerine ya da mutfak havlusunun üzerine alınır.
4- Tereyağının ya da margarinin yarısını eritip 3 çorba kaşığı unu katılır, 2-3 dk. karıştırılarak hafifçe kavrulur. Ateşten alınır, karıştırılarak yavaşça süt ilave edilir. Tuz, karabiber ve muskat katılır. Karıştırılarak sos koyulaşana dek kısık ateşte 6-7 dk. pişirilip ateşten alınır. Krema ve peynirin yarısı ilave edilir, hafifçe karıştırılıp üzeri kapatılır.
5- ½ çay bardağı sıvıyağ ile çnce ince kıyılmış 3 orta boy soğan kavrulur,
incecik kesilmiş (2 adet) havuç katılır, kavrulur, kıyma konulur, kavrulurken ½ tatlı kaşığı deniz tuzu ve 1 çay kaşığı karabiber konulur, ocaktan alınır.
6- Yağlanmış fırın tepsisine 1 kat lazanya konur, üzerine kıymalı harç konur, yayılır, ardından ikinci kat lazanya ve kıyma harcı, beşamel sos, olacak biçimde malzeme kat kat döşenir. En üste peynir serpilir.
7- Önceden ısıtılmış 190 C fırında 30-35 dk. pişirilir (Tabii ki siz kendi fırınınıza göre ısı ayarını yapmalısınız).
Sıcak olarak servis yapılır.
Afiyetle Yenir!
(Yapım aşamalarını bir dahaki lazanya çalışmamda sizlerle paylaşacağım)
Vee, benim kraliçem, bebeğim, meleğim, küçük aşkım!
Hımmmmmmım, nefis, şimdi üst kattaki komşum, arkadaşım Dilek, Beyoğlu'ndan getirdiği Koska çifte kavrulmuş lokumdan getirmiş, verdi, konuşmuştuk, unutmamış aferin vallahi,
sizler için de bir kaç tane yiyeceğim! Yendi, bitti bile!
Eveet, şimdi sıra fotoğraflarını çekip sonucu beğenmediğim için resimlerini sildiğim kitapları sizlerle paylaşmaya geldi. Çok çok güzelş, çok çok yararlı kitaplar gerçekten de!
Vatan gazetesi'nin verdiği, kuponlarını kesip biriktirdiğime değdiği Johns Hopkins'in Yemek Kitapları Kütüphanesi'nden üç kitap, birincisi Sağlıklı Kilo Vermek için Yemek Tarifleri, ikincisi Kalp Sağlığını Korumak için Yemek Tarifleri, üçüncüsü de Artrit ve Romatizmadan Korunmak için Sağlıklı Yemek Tarifleri.
Her birinde de birbirinden sağlıklı, hafif tarifler ve çok yararlı bilgiler var, arkadaşınız tarifleri sizlerle paylaşacak elbet, o kadar hoş lezzetler var ki insan yapmak için hevesleniyor, sabırsızlanıyor!
Vee, bugün de vedalaşma zamanı geldi, şimdiye dek kahvenizi hazırlayıp ta elinize almadıysanız şiir paylaşımız öncesi doğru mutfağa, tadına vara vara okumalı ama değil mi? Yeniden buluşana dek sevgiyle kalın, hoşçakalın!
Bugün şiirimiz değerli şairimiz Edip Cansever'den!
Seni Günlere Böldüm...
Seni günlere böldüm, seni aylara
Daha yıllara, yüzyıllara böleceğim
Ve her zaman söyleyeceğim ki beni anla
Böyle eskitilmiş te olsa bu kalbi
Minesi çatlamış bir diş gibi durduracağım karşında.
Şiirler söylenir, şiirler biter
Biz bu sevdayı neresine sakladıktı sen ona bak da
Kahverengi avuçlarına mı gözlerinin
Tam oradan mı kahverengi yağan bir aydınlığa.
Bütün günler yenileşir her bekleyişte
Ve bütün dünler, bütün geçmişler
Kapını açarsın ki bir de, hiç kimseler yok
Çaresiz, benim sana gelişim de hep böyle.
Dün akaşam doğru tutuncu bir bulut geçti
Sonra bütün bulutlar hep birden geçti
Anılar, anılar, belki hepsi bir kelime.
Edip Cansever
5 yorum:
Burçakcığım,
ne güzel haftasonunu çok güzel geçirmişsin. bizim yerimize de eğlenmişsindir sanırım:))
Tabi yemekleri de döktürmüşsünüz. Herkesin ellerine sağlık. öptüm
Ne de güzel şımarırmış benim arkadaşım! Hakikaten şanssızmışım o nefis şeylerden yiyemediğim için. Size afiyet olsun canım! Ama ben de Pazar günü aşure sonrası bir fırsat bulup Beyoğlu yürüyüşü yaptım kısacık.. Çok üşüyünce Bunka'ya da uğradım, senin için de o güzel yeşil çaylarından içtim!
Sevdacığım, çok sağol, anlık kısa mutluluklar yaşadım, hepimiz bu şekilde yaşamyor muyuz zaten?
Ama, bir şeylerin tadını geçtiği-miz hafta sonu daha iyi çıkarabildim! Biliyorsundur, küçücük öğrencimin gencecik annesini yitirdik sömestr tatili öncesi! İnsan acısını unutmuyor ama toparlanıyor!
Ben de seni çok çok öptüm canım!
Sibelciğim, sen bizim yaptıklarımızdan yemiş ol, ben de senin çayından içmiş olayım! Ama o nefis yaptığından emin olduğum aşurenden yemek isterdim, benim için ondan da ye olur mu, seni çok öptüm tatlım! Çay için de çok teşekkürler!
Burçakcığım,
seni sobeledim haber vereyim dedim:)))
gerçekten çok güzellll yani :):):):=))
Yorum Gönder