Merhaba Arkadaşlar biliyor musunuz, her yazdığım yazıdan sonra en kısa zamanda yeniden buluşmayı diliyorum ama mutlaka araya bir şeyler giriyor, kameramdı, yazıcımdı, programları yeniden yüklemekti, site ayarlarımı (sayfama yeni linkler eklerken ayarları bozuldu)yeniden yüklemekti derken zaman geçiyor, sizlerle buluşmak erteleniyor, üzülüyorum ben de tabii ki!Ama şimdi keyfim yerinde terslikler giderildi de sizlerle buluşabildik!11 Kasım’dan beri yazacağım her yazıya eklemeyi kafama koyuyorum ama her seferinde de unutuyorum, o gün ne oldu, ablamlar, bize yemeğe geldiler, benim büyük çılgın bediş yeğenim mutfak sayfam olduğunu biliyor ya bana takıldı,“sizin sitede fotoğrafınızı eklemek zorunlu oluyormuş, dört ayda bir de resmi güncellemek zorunda kalıyormuşsunuz, sen de siten için yaptıklarından dolayı zayıfken kilo almaya başlıyormuşsun, yavaş yavaş şişiyormuşsun, önceden yüzün görünürken zamanla sadece burnun, burun deliklerin görünüyormuş" deyince ben başta olmak üzere masadaki herkes koptu tabii ki!Düşünebiliyor musunuz sitem için yaptıklarım yüzünden ileride fil gibi olduğumu, Allah korusun!Ama şu var ki Mart ayında yaptığım 8 günlük detoks nedeniyle -ki vücudumu, cildimi toksinlerden arındırmak için yapmıştım- verdiğim kiloları geri aldım, çok dikkatli olmak zorundayım, Yılbaşı, Kurban Bayramı derken bayağı kilo alacak gibi görünüyorum, şimdiden 10 günlük bir sebze kürü şart oldu! Çünkü Bayram nedeniyle baklava yapma kararı aldım, ilk ve son olarak iki yıl önce yapmıştım! Bir de Kurban Bayramı'ndan sonra işi sıkı tutmam lazım ama kendi tatlımdan başkasını yemem ben de değil mi ama tabii benim yaptığım da kilo aldırmaya yeter ama ben bir şekilde dengelerim artık ne yapalım!Eveeeeet, yukarıda gördüğünüz kandil simidini ve keki ben yaptım, tarifini hemen veriyorum yalnız şöyle bir aksilik oldu, fotoğraf makinem bilgisayarcıdaydı, cep telefonumla çektim bu sefer de öğe çok büyük olduğu için gönderemedim msn adresime, bir sürü simitten mahrum kaldık, siz şimdilik bir tane kek ve simit ile yetinirseniz kısa bir süre sonra yeniden yapar resmini kameramda çeker, yazıya eklerim, söz!Aslında Brownie ama ben kek olarak yaptım, tarifi Bosch ev aletleri'nden, bir daha ki sefere sosunu da yaparım.
Çikolata Soslu Brownie
Malzemeler:
100 gr ceviz,
3 adet yumurta,
100 gr un,
150 gr toz şeker (isteğe göre biraz daha az koyabilirsiniz),
30 gr kakao,
120 gr tereyağı ya da margarin(ben Becel zeytinyağlı kullandım),
100 gr bitter çikolata,
100 ml krema,
1 paket şekerli vanilin (ben bu kez görünce merak edip aldığım Dr. Oetker Premium'u aldım, kullandım, beni ve annişimi iten bir kokusu ve tadı var, Brownie'min bütün tadı değişti, sonuç hayal kırıklığı, yenmez değil ama bizim damak tadımıza uygun değildi),
1 paket kabartma tozu,
Yapılışı:
:) Fırınınızı 200 C'de ısıtın (her zaman belitttiğim gibi ısı ayarını siz kendi fırınınıza göre yapacaksınız).
:) Karıştırma kabına yumurta ve toz şekeri koyun.Beyazlaşana dek çırpın.
:)Ardından 100 gr yağı eritin, ve un, kakao, şekerli vanilin ve kabartma tozu ile yumurtlara ekleyip karıştırarak yumuşak kıvamlı bir hamur elde edin.
:) Kalan yağ ile kek kalıbınızı yağlayın, karışımı boşaltın, 40-45 dk. pişirin.
:) Çikolatayı benmaride eritin, kremayı ilave edin (ben bunları kullanmıyorum, daha hafif olması için Dr. OetkerÇikolata Sosu kullanıyorum, ama bir daha ki sefere bu tarife sadık kalacağım).
:) Ilınan brownie'nin üzerine dökün, cevizle süsleyip servis yapın.
Afiyet Olsun!
Kandil Simidi tarifi de Ülfet ve Arzu Aygen'in Beyaz Unsuz ve Şekersiz Tarifler adlı kitabından, ben ard arda bir kaç kez oradaki tariflere yer verdiğim için bir süreliğine kitaptaki tariflere yer vermemem gerektiğini düşünüyorum, affınıza sığınarak tarifi oradan bulmanızı öneriyorum!
Anniş, Aytülüm ve ben mantar ızgarayı çok çok seviyoruz, çok hafif ve lezzetli ve pratik bu arada mantarların üzeri yanmadı, görünümünde pul biberin etkisi var! Yapılışına gelince:
Mantar Izgara
Malzemeler:
500 gr iri mantar,
Tuz,
Karabiber,
İsteğe bağlı olarak pul biber,
100 gr kadar küçük kesilmiş kaşar peyniri,
İsteğe göre küçük küçük kesilmiş kırmızı biber.
Yapılışı:
1- Mantarların kabukları soyulur, yarım saat kadar limonlu suda bekletilir (1/2 limonun suyu kullanılarak su hazırlanır),
2- Mantarların sapları kesilir, şapka kısmı alta gelecek biçimde fırın tepsisine dizilir.
3- İnce ince kesilmiş oaln sap kısımları ve isteğe bağlı olarak kırmızı biberler mantarların göbek kısmına yerleştirilir, tuz konur, kaşar peyiniri eklenir, karabiber ve pul biber de serpildikten sonra ısısı orta dereceye ayarlanmış fırının ızgara kısmında 15-20 dk. pişirilir. Kaşar peyinir iiyice eridikten sonra fırından çıkarılır, sıcak olarak servis edilir. İyi bir garnitürdür ama biz ana yemekmiş gibi yemeyi çok severiz!
Afiyetle Yenir!
Pazar akşamı annişim, pide yaptı, canımız uzun süredir çekiyordu ama her zaman yapmamaya özen gösteriyoruz. Ben temel ekmek yapımına uygun olarak hamur hazırladım, yarısını ekmek için ayırdım. Burçiş, çiçek ekmek denemesi yaptı, başarılı da oldu! Bundan aldığım cesaretle dün de 1 bardak yulaf unu kullanarak yine çiçek ekmek yaptım, iki tane küçük çiçek ekmeğim oldu! Aklınızda bulunsun yulaf unu suyu diğer unlardan daha çok seviyor, iki bardağa yakın su kullanıyorum! Aninişin pidesinin yapılışına gelince:
Annemin Muhteşem Pidesi
Malzemeler:
1 ekmek hamuru,
Yeniden yoğurmak için un,
Kaşar peyniri,
Sucuk,
1-2 domates,
İsteğe bağlı olarak sivri biber,
Üzerine sürmek için tereyağ ya da margarin,
İsteğe göre karabiber.
Yapılışı:
1-Hamuru kendiniz hazırladıysanız dinlenme süresi sona erdikten sonra (satın aldıysanız hemen) hamuru un ile yeniden yoğurun.
2- 10-15 dk. beklettikten sonra merdane ya da oklava ile açın, sucuğu, sivri biberi, domatesi, en üste de kaşar peynirini koyun, hamuru kenarlardan kıvırarak şeklini verdikten sonra yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine yerleştirin.
3- Önceden ısıtılmış (ısı ayarı kendi fırınınza göre ayarlanmış olmalı)orta derecedeki fırında 20-25 dk. pişirin. Fırından çıkardığınız pidenin üzerine tereyağı ya da margarin sürün, sıcak olarak servis yapın!
Afiyetle yiyin!
Ekmeğim de pide için hazırladığım hamurun yarısından yapıldı (pidenin de resmini eklemiştim ama rengi çok soluk geldiği için içime sinmedi, resmi silmek isterken sayfa ayarları değişti, 07.12.06 tarighinde yazdığım yazıyı silip yeniden yazdım, düzenledim!
Arkadaşlar, hiç içinizde izleyen oldu mu bilemiyorum ama TRT 1'de Ademler ve Havvalar adlı bir program var, Ayşenur Yazıcıoğlu hazırlıyor, sunuyor, çok güzel bir program, geliştirici, bilgilendirici, ben her zaman seyretmiyoum, arada sırada açıyorum, dün son yarım saatini yakaladım, bugünkü konunu da empati olduğunu öğrenince televizyon saat 13.30'da açıldı, program izlendi. Konuk psikolog hemen her programda olması gerekenleri belirtiyor, bugün Antalya Emniyet Müdürü Feyzullah Arslan'da konuktu, ne kadar güzel, ne kadar dolu dolu bir insan,suçlululara bile empatiyle yaklaşıyor, 2 tane kitap yazmış, işin en güzel yanı kitapları ücretsiz olarak internette okuyabiliyorsunuz! Esprili bir dille yazmış, yapmanız gereken tek şey google'den Feyzullah Arslan'ı bulmanız ya da Antalya Emniyet Müdürlüğü'nün sitesini tıklamanız. Şiddetle öneriririm! Keyif kahvesi ya da çay eşliğinde okumak daha da güzel olur! Gelelim diğer kitap önerilerimize!
Büyü Dükkanı'nı ilk olarak 4 yıl önce çalıştığım okulun kütüphanesinden almıştım, çok sürükleyici ve çok çok güzel bir kitap, dayanamayıp satın aldım, kim okuduysa çok beğendi, neyse sadede gelelim. Kitpata yaşlı bir eskici var, dağ tepesinde, nefis manzarası olan bir klübede yaşıyor, oraya gelen müşterilerle sıkı pazarlık yapıyor, satın almak yok. Bir kişi gidiyor, mutluluğunu satın almak istiyor, bir diğeri gençliğini ,bir diğeri zenginliği, bir diğeri de şansı diyelim. Pazarlık yapılıyor, sen mutlu olmak için, istediklerini elde etmek için nelerden vazgeçersin, neleri göze alırsın? İnsanın kendisini, yaşadıklarını sorgulamasına yardımcı olan çok nefiss bir kitap!Yazar Yeşim Türköz, çok büyüleyici ,etkileyici ,masal gibi bir kitap yazmış, keşke Büyü Dükkanı 2,3,4 olsaymış dedik annişle! Psikodrama öyküleri bu kadar mı güzel kaleme alınır? Ellerine sağlık Yeşim Türköz'ün! Kaçırmayın alın, okuyun, okumazsanız eksiklik olur!
Evet, ikinci kitabımız da gördüğünüz gibi aynı yazarın, bu kitap ta çok çok güzel! Bu kitapta duygulara kişilik kazandırılmış, özelliklerine göre bedenlenmişler, giysilere bürünmüşler, gergin geçen günlerden sonra rahatlamak için bir haftalığına tatile çıkmışlar, tatili organize eden de akıl, her duygu kendine yakışan biçimde hareket ediyor.Kendilerini ifade etmek, karşılarındakilerin duygularını ,ddüşüncelerini öğrenmek için çeşitli oyunlara başvuruyorlar, kendilerini, yaşadıklarını sorguluyorlar, birbirleriyle hesaplaşıyorlar ve tanıdığımız güzel bir oyunu Büyü Dükkanı'ndaki pazarlık oyununu oynuyorlar. Kendi yaşadıklarınızı sorgularken buluyorsunuz kendinizi! Çok güzel bir kitap, alırsanız pişman olmazsınız ama Büyü Dükkanı bambaşka güzel, büyüleyici, etkileyici ve sürükleyici! Okuduysanız düşüncelerinizi,duygularınızı benimle paylaşın, almadıysanız da hemen alın, okuyun, düşüncelerinizi yine benimle paylaşın, mutlu olurum o zaman! Bu ay dayanamayıp Sofra ve Maison Française dergilerini aldım, ikisi de müthiş, özel hazırlanmışlar bu ay! Sofra Dergisi bu ay, Boyut Yayınları'nın hazırlamış olduğu Dünya Mutfakları'ndan Sağlıklı Yemek Yemek Tarfileri kitapçığı vermiş iki tane, bir de klasörleri var ki çok çok güzel, 4 ayda tamamlanacak bir set!
Maison Française Dergisi'ni de kaçırmayın derim, o da çok güzel, bir de geçen sene bir aksilik nedeniyle veremediklerini düşündüğüm çok şık ajandalarını da armaağn etmişler, ajandanın içinde bilmemiz gerekenler, yemek tarifleri, yer önerileri, kültür, sanat, doğa her şey var!
Sıra şiir paylaşımımıza geldi, bugün şair Metin Köse'den Ay Tutuldu adlı şiiri okuyacağız! Yeniden görüşenceye dek sevgiyle,sağlıkla, keyifle kalın, hoşçakalın!
Ay tutuldu
Bu gece ay tutuldu,
Kime tutuldu bilmiyorum,
Ben tutulmuştum ya,
İşte öyle tutuldu,
Ben gördüm,
Şahitim ay tutuldu,
Ben tutuldum,
Kimse görmedi,
Ay kime tutuldu bilmiyorum,
Ben sana tutuldum,
Sonra ay kurtuldu,
Ben kurtulamadım.
Metin Köse
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder