6 Ekim 2006

SİBELİM, İFTAR YEMEĞİ VE YAŞAMAYA DAİR



Merhaba Arkadaşlar!
Söz verdiğim gibi bugün buradayım ve Sibelim için hazırladığımız iftar yemeklerinin tariflerini sizlerle paylaşacağım. Bu arada annem de Sibeli çok sevdi demeye bilmem ki gerek var mı, onu kim sevmez zaten, dünya tatlısı arkadaşım benim, umarım her şey gönlüne göre olur, umarım evinde güle güle oturur, umarım dostluğumuz ömür boyu sürer! O, benim hem kardeşim hem arkadaşım! Bir söz vardır, “Kardeş zorunlu akraba, arkadaş seçilmiş kardeş” diye, benim de öyle ki tane arkadaşım, dostum var, biri 10 yıllık arkadaşım Fikriye, biri de Sibel!
Not: Sibelim, çektiği resimleri bana göndermeye çalışmış,börek resmini gönderebilmiş, onu da ben yükleyemiyorum henüz!
Bu arada bugün ne yaptığımı yazayım, tarifini Beyaz Unsuz ve Beyaz Şekersiz Hamur İşleri kitabından aldığım Esmer Ramazan Pidesi’ni yaptım, aynı fırın pidesi tadında oldu, şiddetle öneririm!
Annem ise şimdi Sibelimin, geldiği gün bize önerdiği Portakal Ağacı’ndan Hatice’nin yaptığı Karamelli Puding’ini yapıyor. Sibel, birkaç gün önce yapmış, çok beğenmiş! Biz de kayıtsız kalamadık, zaten Portakal Ağacı’da takip ettiğim komşularımdan, sunumu da, tarifleri de çok çok güzel!
Şimdi, yarın ya da Pazar günü yapmayı kafama koyduğum tarif ne biliyor musunuz, Sevda Mavisi’nden Sevda’nın muhteşem görünen, lezzetinin de müthiş olduğu belli olan Biberiyeli Pide Ekmeği! Sevda Mavisi’ni yeni keşfettim, bir hafta önce çok emin olduğum komşularımdan birini linkinde adını gördüm, açtım, çarpıldım, vuruldum, daha ne diyeyim?
Müzik müthiş, resim müthiş, sunum deseniz öyle, Sevda zaten çok sıcak bir insan belli! İlk fırsatta tanışmayı istediğim arkadaşlardan! Blog komşularımla tanışmayı çok istiyorum!
Eveeet, biz şimdi Sibelimin çok beğendiği annemin yemeklerine gelelim!
Sibelimi, vejetaryen olduğu için düşündük taşındık ona etsiz nasıl bir menü oluşturabileceğimizi düşündük! Annemin kafasında ampul yandı, bana tarifini yıllar önce Nur amca’dan aldığı Kıtırlı Mercimek Çorbası, Pazılı Börek, Zeytinyağlı Taze Fasulye yapmaya karar verdiğini söyledi. Salata olarak Sibelimin tadını Rokalı Tabule’sine benzettiği, karışık, mercimekli salata yaptık, tarifini daha önce yazmıştım, detoks kürüm sırasında bu salatayı yağsız olarak bolca yediğimi belirtmiştim!
Tatlı olarak annem Sütlaç yapma kararı aldı, ben mi ne yaptım, ekmek makinemde Keten tohumlu ekmek tabii ki!


Tariflere geçelim mi?

Nur Amca Usulü Mercimekli Kıtır Çorbası:

1 su bardağı yeşil mercimek,

½ su bardağı ev eriştesi,

1 su bardağı yoğurt (ya da ½ su bardağı süzme yoğurt),
1 küçük çay bardağı sıvı yağ,

1 çorba kaşığı nane,

1 diş sarımsak,

1 çorba kaşığı domates salçası,

1 çay kaşığı pul biber,

1 çay kaşığı karabiber,

Yeterince tuz.

Yapılışı:

:) Mercimek haşlanır.

:) 4 su bardağı su ile yoğurt karıştırılır, mercimeğe ilave edilir. Yaklaşık 25 dk. pişirilir.

:) Ayrı bir kapta önce erişte sarı renk alıncaya dek kavrulur. Sonra sarımsak, nane, salça, karabiber ve pul biber konur, tuz ilave edilir.

:) Tüm malzemeler mercimeğin üstüne ilave edilir, 5 dk. pişirilir ve çorbanın altı kapatılır!
Çorbamız afiyetle yenir!

Pazılı Tava Böreği

Malzemeler:

3 yufka,

2 demet pazı,

200 gr beyaz peynir,

1 yumurta,

1 küçük su bardağı sıvı yağ,

1 su bardağı süt,
Yapılışı:

:)Teflon tava hafifçe yağlanır.

:) Sıvıyağ, süt ve yumurta karıştırılır.

:) Yufkalardan ilki kenarlardan taşacak biçimde tavaya yerleştirilir.

:) Diğer yufkalar parçalanarak yerleştirilir, aralarına sıvıyağ, süt ve yumurta ile hazırladığımız karışım dökülür. Her katın arasına pazı ve beyaz peynir konur.

:)Böreğin üstü kenarlardan taşan yufka ile kapatılır. Kalan karışımın tamamı böreğin üzerine dökülür.

:) Börek, buzdolabında 4-5 saat bekletilir.

:) Bekletme süresi sona erdikten sonra kısık ateşte her bir tarafı 25’er dk. pişirilir.
Börek afiyetle yenir!

Şimdi sırada ne var, önce beğendiğim kitaplara bir bakalım! Ben bu aralar iki kitap okuyorum ama özellikle biri (Sözlü Dövüş Sanatı) bugünlerde ilk sırada yer almış durumda.
Size, Tongue Fu -Sözlü Dövüş Sanatı’ndan beğendiğim sözleri aktarmak istiyorum!

1- Başkalarının yanlışlarından öğrenmeliyiz. Hepsini kendimiz yapacak kadar çok zamanımız yok. Groucho Marx

2- Öfkeyle tehlike arasındaki mesafe kıldan incedir.
Anonim

3- Yapmış olduğum bütün yanlışlar, tanık olduğum bütün saçmalıklar, işlediğim bütün hatalar düşünmeden davranmış olmamın sonucudur.
Anonim

4- Kişi ne kadar çok bilirse o kadar affeder.
Konfüçyüs

5- Haklı olabiliriz ya da mutlu olabiliriz.
A Course In Miracles

6- İnsanın şoka uğramak yerine hafife almayı öğreninceye kadar belki de oldukça yaşlanması gerekiyor.
Pearl S. Buck

7- İnsanları güldürdüğümde benden hoşlandıklarının çok çabuk farkına vardım.
Bu dersi hiçbir zaman unutmayacağım.
Art Buchwald

8- Hayatın matemini tutmaktansa ona gülmek insana daha yakışır.
Seneca

9- Etrafınıza o gözle bakarsanız hayatın gerçek anlamda komediyle dolu olduğunu görürsünüz.
Mel Brooks

10- Hiç kimse akıl almak istemez, istedikleri sadece teyit edilmektir.
John Steinbeck

11- Anlaşılmak bir lükstür.
Ralph Waldo Emerson

12- İnsanların bizim için harekete geçmesinden çok duygularımızı paylaşmasını isteriz.
George Eliot

13- Dertli insanların ihtiyacı köşeye sıkıştırılmak değil, hislerine kulak verilmesidir.
Sam Horn

14- Mutsuz insanların, ne yapmaları ya da ne hissetmeleri gerektiğine ilişkin söylevler dinlemek değil, göğüs kafeslerinin içindeki şeyi dışarı çıkartmak istediğini unutmayın.
Sam Horn

15- Lisanı geliştirmiş olmamızın nedeni, bence içimizin en derinlerinde yatan şikayet etme ihtiyacımızdır.
Jane Wagner ve Lily Tomlin

16- Açıklama yapmaktan daha büyük bir zaman israfı olamaz.
Benjamin Disraeli

17- Bütün büyük hatalarda ortada bir yerde hatayı geri almanın ve belki de gidermenin mümkün olduğu birkaç saliselik minicik bir an hep vardır.
Pearl S. Buck

18- Bir şeyi doğru yapmak niçin yanlış yaptığını açıklamaktan daha az zaman alır.
Henry Wadsworth Lonfellow

19- İyi davranışlar, küçük fedakarlıklardan oluşur.
Ralph Waldo Emerson

20- Tartışmacıların fikirleriyle birbirlerini ikna etmeyi başardığı bir münakaşaya daha hiç tanık olmadım.
Thomas Jefferson

21- Hayatta mutluluk kısmen kavga vermekten değil kavgadan kaçınmaktan gelir. Ustaca bir ricat kendi başına bir zaferdir.
Norman Vincent Peale

22- Her kanıtın iki yanı olduğunu düşünmeyen birisi muhtemelen bunlardan birine takılıp kalmıştır.
Tongue Fu Düşüncesi

23- İnsan iletişiminin en genel amacı uzlaşmadır ya da öyle olması gerekir.
M. Scott Peck

24- İncelik, düşman yaratmadan sözünü söyleyebilme sanatıdır.
Anonim

25- Sabır, en çok onu yitirmenin eşiğinde olduğunuzda önemlidir.
Anonim

Kitabın Adı: Tongue Fu- Sözlü Dövüş Sanatı

Kitabın Yazarı: Sam Horn

Kitabı Yayınlayan: Boyut Yayınları

Kitabın Konusu: İnsanlar arasındaki iletişimsizliği, gerginlikleri, uzlaşmazlıkları önlemeye yönelik bir kitap. Kavga etmeden düşüncelerimizi söyleyebilme, kavgalardan kaçınma, söylemememiz gerekenleri unutmak, duygularımızı kontrol etmek üzerine yazılmış çok nefis bir kitap. İnsanlar bamtelinize bassalar bile sakinliğinizi korumanızın mümkün olduğunu belirtiyor ve bir mucize sunmuyor,
inanıp çalışmak gerekiyor.

Kitabın Adı: Hatalı Alanlarınız

Kitabın Yazarı: Dr. Wayne W. Dyer

Kitabı Yayınlayan: Arion Yayınevi

Kitabın Konusu: Hepimizin, hatalın alanlarımızın olduğunu ancak kitabın yardımıyla bunlardan kurtulabileceğimiz belirtiliyor. Kişiliğimiz ve yaşamımızda değiştirmek istediklerimizle ilgili olarak yazılmış nefis bir kitap.
Bu kitap ta mucizeler sunmuyor, düşünmemiz, kafa yormamız, kendimize karşı dürüst olmamız, geliştirmek, değiştirmek istediklerimiz üzerinde çalışmamız, notlar almamız, önemli bulduğumuz yazıların altını çizmemiz, kişisel dirençlerle başa çıkabilmemiz gerekiyor! Hayatta en zor değiştirilen şey alışkanlıklarımızdır, onlar bize zarar verse bile hemen kopamayız! Ama gerçekten istersek bir şeyleri başarabiliriz, öyle değil mi?
Mucize sunan kitaplarda vaat edildiği gibi hayat bizi kucaklamıyor, beklemiyor, korumuyor, biz istersek, inanırsak değişim yaşıyoruz, kendi gücümüze güveniyoruz, başka türlüsü hayal kırıklığı yaşatır zaten, değil mi?

Şimdi sırada ne var, arkadaşlar, dün sizlerle paylaşacağıma söz verdiğim ölümsüz, büyük şairimiz Nazım Hikmet’in Yaşamak ve Yaşamaya Dair adlı şiirleri!

YAŞAMAK
Anlayarak bir usta kitap gibi
bir sevda şarkısı gibi duyup
bir çocuk gibi şaşarak
Yaşamak
Yaşamak:
birer birer
ve hep beraber
ipekli bir kumaş dokur gibi...
Hep bir ağızdan
sevinçli bir destan
okur gibi
Yaşamak.

YAŞAMAYA DAİR

Yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi meselâ,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani, bütün işin gücün yaşamak olacak.
Yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani, o derecede, öylesine ki,
meselâ, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut, kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel, en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.
Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, meselâ, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak, yani ağır bastığından.

Arkadaşlar, vedalaşma zamanımız geldi, yeniden buluşuncaya dek hoşçakalın!
Sağlıkla, keyifle, mutlulukla, hoşçakalın!

4 yorum:

sevdamavisi dedi ki...

mesaj gönderemiyorum da denemek istedim

sevdamavisi dedi ki...

mesaj gönderemiyorum da denemek istedim

sevdamavisi dedi ki...

Burçakcığım,
Hayatın kısır döngü koşuşturması içerisinde bazen unuttuğumuz güzellikler ve duygular oluyor.Ben kendi adıma bunu sık sık kendime hatırlatmak isterim. Hayata dair bu güzellikleri bize hatırlattığın için teşekkürler.
Yüreğine sağlık...

mutlulukmutfaktagizlidir dedi ki...

Sevdacığım, sıcacık yorumun için çok çok teşekkürler!
Çok sıcacık ve dost canlısısın ve dostlarına da bağlısın. Tanışmak dileğiyle! Sevgiler!