Sevgili dostlarım, merhabalar. Yeniden yeni yılınızı kutlamak istedim. Size bu eldivenler kadar renkli, kırmızı şarap kadar sıcak, sağlıklı, mutlu, huzurlu, keyifli bir yıl dilerim. Sımsıcacık sevgiler.
Hayatın acemisi gibi hissediyorum kendimi.
Bazen senin de aklından geçiyor mu hiç; bu insanlar nasıl bu kadar rahatlar, nasıl kafaya takmıyorlar, nasıl üzülmüyorlar diye. Benim aklımdan geçiyor açıkçası. Bir psikolog olmama rağmen ben de bazen aynı hatalara düşüyorum, aynı şeylere üzülüyorum ve sonra her seferinde olduğu gibi kendime kızıyorum; bir öğrenemedin şu hayatı diye.
Oysa pek çok kişi bir psikolog olarak her derdini çözmüşsün, her zaman mutlu ve huzurluymuşsun gibi zannediyor. Hâlbuki bazen terzi kendi söküğünü dikemiyor.
İşte bu kitabı; benim gibi, yıllar geçse de hâlâ bu hayatın acemisi olanlara, hassas ve duygusal insanlara, hayatın zorlu yollarından geçmekte olanlara yazdım.
Neden hep aynı hataları yapıyorsun?
Yaşadığın olumsuzluklar için hep başkalarını mı suçluyorsun?
Neden çok istediğin hâlde değişemiyorsun?
İnsanların senin sınırlarını ihlal etmesine neden izin veriyorsun?
Bu yolculukta sanki beraber bir yolda yürürken sohbet ediyormuşuz gibi bu konulardan ve çözüm yollarından bahsedeceğiz.
Evet sevgili dostum; psikolojik olarak daha güçlü olmak, kendini bu alanda geliştirmek, bu hayatın acemisi değil de ustası olmak mümkün.
Şimdi benimle artık zamanı gelmiş bir yolculuğa çıkmaya hazır mısın?
(Tanıtım Bülteninden)
Merhaba Sevgili dostlarım. Dün yani 04.11.2024 Pazartesi günü itibarıyla Sağlıklı Yaşam Kürü' mü uygulamaya başladım. Ne mi yapıyorum? Sabahları normal her zamanki kahvaltımı yapıyorum, bir değişiklik yok. Öğlen salata yiyorum ya da çorba içiyorum. Dün hem öğlen hem de akşam kinoa salatası yedim. Bugün çorba içtim, bir dilim ekmek yedim ama doymadım. Ve yine kinoa salatası yedim. Bu akşam da meyveli ve yulaflı yoğurt yiyeceğim. Cumartesi gününe dek bu kürü uygulamaya niyetliyim. Fazla kilolarımdan kurtulmak için bunu yapıyorum. Ne güzel bir ara 65.5 kilo olmuştum. Şımardım, verdiğim kiloları geri aldım. Üstelik yeni bir de pantolon almıştım. Fermuarı kapanmıyor, dumur oldum. İşte bu durum beni bu kürü uygulamaya itti. Şimdilik uygulamaya devam. Sevgili dostlarım, sonucu sizlere bildiririm. Yeniden görüşünceye dek sevgiyle, dostça kalın.
* Bu arada bu kür bana ait, bir yerden almadım. Tabii ki uyarladım. Ne yiyebileceksem, neler bana keyif verecekse onlarla günlük menülerimi belirledim.
Merhaba Sevgili Dostlarım nasılsınız? Dilerim çok iyisinizdir. Biz de iyiyiz. Şimdi bu fotoğrafın çekildiği yerde olmak vardı, çisil çisil de yağmur yağacak, tv' de güzel bir film izleyeceksin. Ya da eline kitabını alacaksın. Bir yandan da manzaraya bakacaksın, yağmurun kokusunu içine çekeceksin. Evet, bugün günlerden Cuma, haftanın son iş gününün yarısından fazlası geçti, mesainin bitmesine 3 saat kaldı. Hafta sonu inşallah bereketli yağmurlu geçer, susuzlukla sınanmayalım. Dostlarım yeniden görüşmek dileğiyle, sevgiyle kalın.
Merhaba Sevgili Dostlarım, nasılsınız? Ben ve Maya iyiyiz. Annem de daha iyi olacak inşallah, ağrıları var, dün iğne yaptırdı. Siz neler yapıyorsunuz? Ara tatilde izinliyim, sağlıklı yaşam günleri başlatacağım. Annem zaten hep sağlıklı yemekler yapıyor. Ben, öğlenleri salata, akşamları tarçınlı ve meyveli yoğurt yiyeceğim. Doktoruma yapmak istediğimi anlatınca o da yulaf ezmesi ekleyebileceğimi söyledi, böylece doyurucu olurmuş. Amaç kampa girmek ve aldığım kiloları geri verebilmek. Beni kilo verdim diye takdir ettiklerinde şımardım, sapıttım. Buna bir dur demek gerek. Bu beslenme biçimini sürekli uygulayamam. Zaman zaman kampa girip böyle hafif bir detoks uygulamasını yapabilirim. Durum şimdilik bundan ibaret. Yeniden görüşünceye dek sevgiyle, dostça kalın.
Olumsuz düşünce ve duyguları nasıl tersine çevireceğinizi öğrenin ve daha mutlu, sağlıklı ve öz güvenli olmanın yollarını keşfedin.
OLUMSUZ DÜŞÜNCE KALIPLARINI KIRMAK
DUYGULARI KONTROL ETMEK
ANKSİYETEYİ YENMEK
ANLAMLI HEDEFLER BELİRLEMEK
ERTELEMEYE SON VERMEK
RAHATLAMA TEKNİKLERİ
Hepimiz kendimizi mutsuz, sinirli ve enerjisiz hissettiğimiz dönemler geçiririz… ancak sorunu görmezden gelmek ve mutsuzluğun içinde debelenip durmak hayatın tüm alanlarını etkilemeye başlayabilir.
Çözüm elinizin altında: Bu kısa ve öz kitap size olumsuz düşünce ve duyguları nasıl tersine çevirebileceğinizi ve kendinizi nasıl daha mutlu ve öz güvenli hale getirebileceğinizi gösteriyor.
Dr. Jessamy Hibberd ve Jo Usmar, moral bozukluğuyla mücadele etmek ve daha da önemlisi hayatınızdaki mutluluğu artırmak için size pratik, etkisi kanıtlanmış teknikler ve egzersizler sunarken bilişsel davranışçı terapi ve modern psikolojideki en son araştırmalardan yararlanıyor. Arkadaş canlısı, sonuç odaklı yaklaşımları sizi daha mutlu ve sağlıklı kılacak.
* Sevgili dostlarım, 5M Migros' ta bu kitabı gördüm, göz attım. Ve daha sonra internetten satın aldım. Çalışmalar da yapılıyor. Mutlaka alın, pişman olmazsınız. Kitap 5M Migros' ta 350 TL idi. Ben, Amazon' da 227 TL'ye buldum ve bu setin diğer üç kitabını daha aldım (ikinci el değil).
güneşin olsun gönlünde
kar bile yağsa, ya da fırtına olsa
gök bulutlarla ve dünya kavgayla dolsa
güneşin olsun gönlünde
o zaman gelsin ne gelirse
doldurur ışıklarla en karanlık gününü
bir şarkın olsun dudaklarında
sevinçli ezgilerle
seni günlük tasalar bunalıma boğsa bile
bir şarkın olsun dudaklarında
o zaman gelsin ne gelirse
yardım eder savuşturmaya en yalnız gününü
başkaları için de bir diyeceğin olsun
tasada ve bunalımda
ve kendi ruhunu şenlendirecek her şeyi
söyle onlara da,bir şarkın olsun dudaklarında
yitirme sakın yürekliliğini
güneşin olsun gönlünde
ve her şey iyi olacak
“Terapinin kendilerine nasıl yardımcı olabileceğini anlamak isteyen herkes, Owen’ın eğlenceli ve motive edici kitabından başkasına ihtiyaç duymayacak.” - Benedıct Cumberbatch, Aktör
Güne başlama şeklinizden gün içindeki duygu, düşünce, dikkat, tutum ve davranışlarınızı yönetmeye; ilişkilerinizden mesleki-akademik hayatınıza, beslenmenizden uyku düzeninize ve daha fazlasına varana kadar geniş bir yelpazede, geçirdiğiniz tek bir günün tamamını düşünün. Zihninizden geçenleri, beklentilerinizi, sorun çözme şeklinizi ya da tükendiğinizi hissettiğiniz zamanları gözünüzde canlandırın. İşte bu kitap, böyle anlarınızda hep yanınızda olacak.
Kitabı elinize aldığınız ilk günden itibaren hayatınızdaki somut ve olumlu değişimlerin ilk elden tanığı olmanız kaçınılmaz. Zor sözcüğünün esiri olmaya son vermek için kitaba konu olan birçok psikoloji tekniğini kullanmak üzere harekete geçmeniz ve değişmesini arzu ettiğiniz şeyleri gerçekleştirmeniz artık çok kolay. Umarım bunu deneyimlemek için kendisine şans veren diğer birçok insan gibi sizler de bu serüvene adım atarsınız.
Hayatınızın sizi kucaklamasına ve bu kitabın sizi harekete geçirmesine izin verin.
“Gerçekten insanı güçlendiriyor. Herkese hitap eden bu harika kitap hayatınıza yön vermenize yardımcı olacak.” -Fearne Cotton, Çoksatan Yazar
Her gün kendinize on dakika ayırın ve pozitif değişimin tadını çıkarın!
(Tanıtım Bülteninden)
Merhaba Sevgili dostlarım, söz verdiğim gibi bugün sizlerle Kahveli Parfe tarifini paylaşıyorum.
Malzemeler
“Çok hassassın!”
“Her şeyi büyütüyorsun!”
“Ben asla böyle bir şey demedim, uyduruyorsun!”
Bu tür ifadeler bazı durumlarda duygusal şiddete işaret ediyor olabilir. “Gaslighting”, bir kişinin manipülasyonlarla davranışlarınızdan, hafızanızdan, gerçeklik algınızdan şüphe etmenize neden olduğu bir duygusal istismar türüdür. Bu durum ebeveynler, eşler, sevgililer, arkadaşlar, hatta iş arkadaşları ve patronlarla kurulan ilişkilerde sıklıkla görülebiliyor. Terapist Dr. Robin Stern hem kendi hayatında gözlemlediği hem de profesyonel hayatında danışanlarından tekrar tekrar dinlediği bu istismar türüne “Gaslight Etkisi” ismini vermiştir.
Bu kitapta Stern, genellikle yavaş yavaş ve sinsice ilerleyen gaslighting’in üç aşamasını örneklerle detaylandırarak anlatıyor. Aynı zamanda gaslighting uygulayan kişilerin üç tipik türünü, kullandıkları yöntemleri irdeleyerek tanıtıyor. Gaslighting’e son vermek için altı adımlık bir plan sunan Stern, kontrolü elinize almanızı sağlayarak hayatınızı gaslighting’den uzak tutmanın yollarını gösteriyor.
Hangi ilişkilerin kurtarılmaya değer olduğuna ve hangilerinden uzaklaşmanız gerektiğine karar vermenize yardımcı olan kitap, gaslighting’i herhangi bir aşamasında fark etmenizi sağlayarak ikili ilişkilerinize özgürce ve güvenle devam etmeniz için bir yol gösterici olacak.
(Tanıtım Bülteninden)
* Yıllarca öyle manipülasyonlara maruz kaldım ki anlatamam. Görev yaptığım okullarda görev yapan yardımcı personel bile yarış halinde, üstünlük çabasında. Şu an' da görev yaptığım Kurum' da da var öyle biri. Artık canıma tak etti, kitabı okumaya başladım. (Pazartesi günü yaşadığım tatsızlık sonucu dün sabah suratım asıktı. Beni manipüle eden arkadaş, gece iyi uyuyamadın mı diye sordu. Ben de yooo uyudum dedim. Daha sonra gerekmedikçe yanıma gelmedi. Bugün aramız iyi gibi ama her şeyi konuşmuyorum ve kendimi korumaya aldım). Aynı zamanda bana aile dizimi ve eft uygulayan arkadaşa da yaşadıklarımı anlattım. Eğer kendimi değersiz hissetmemeyi başarabilirsem döngüyü kırmış olacakmışım. Kısırdöngü. Bir daha beni manipüle edecek insanları çekmezmişim hayatıma. Hayırlısı bakalım. Yeniden görüşünceye dek sevgiyle kalın.
Sevgili dostlarım, merhabalar, nasılsınız? Dilerim çok iyisinizdir. Biz de iyiyiz. Kızım da maşallah iyi. Geçtiğimiz Pazar günü Güldal ablam ve yeğenlerim geleceklerdi. Annem, hepimize büyük bir sürpriz yaptı. Gavurdağı Salatası sürprizi. Enfesss oldu, yemelere doyamadık. Hemen tarifi veriyorum.
Malzemeler: 4 adet orta boy domates
3 adet sivri biber
1 adet orta boy soğan
3-4 adet yeşil soğan yaprağı
1 avuç kadar maydanoz
1/2 su bard. iri parçalanmış ceviz
1/4 çay bard. zeytinyağı
2 çorba kaşığı nar ekşisi
1 çorba kaşığı sirke
1 limon
1 çay kaşığı dolusu sumak
Tuz
Yapılışı:
Bütün sebzelerimizi minik minik doğrayalım ve bir kaba alalım.
Daha sonra nar ekşisi, sirke, limon, zeytinyağ, sumak, ceviz, tuzu da ekleyip karıştıralım.
Servis tabağına alalım ve yine üzerini cevizlerle süsleyebilirsiniz.
Afiyet olsun!
Sevgili dostlarım, yeniden görüşünceye dek sevgiyle kalın. Bir daha ki buluşmamızda parfe tarifi paylaşacağım.
Sevgili dostlarım, merhabalar, nasılsınız? Dilerim çok iyisinizdir. Biz de iyiyiz. Neler yapıyorsunuz, yazı nasıl geçiriyorsunuz? Ben, Haziran ayında izin almıştım, Kurban Bayramı ile birleşince 15 gün tatil yapmış oldum. Bunun sonucu olarak çalışmaya başlayınca iki haftada haşadım çıktı. Şimdi hayırlısıyla Ağustos ayında yine izin alacağım.
Geçen hafta Cumartesi günü Aile Dizimi randevum vardı. Çok güzel geçti. Gül ile hemen kaynaştık, eft de uyguladı. Hafiflemiş olarak eve döndüm. Cumartesi günü ikinci kez gideceğim hayırlısıyla. Aile diziminden biraz söz etmek gerekirse:
Aile dizimi, psikoterapi, geleneksel danışmanlık ve koçluk seanslarını tamamlar nitelikte bir yöntemdir. Bu terapiye göre bireylerin psikolojik durumları, doğdukları aile tarafından belirlenir. Alman psikoterapist Hellinger'e göre ailede doğru tek düzen vardır.
Bu da hiyerarşik sıralamadır. Hiyerarşik sıralama, aile üyelerinde huzur ve istikrarı sağlar. Aile üyelerinden birinin sıradanlıktan ayrılması sorunlara yol açabilir. Bu sorunlar nesiller boyu sürebilir. Yani aile dizimindeki bir bozulma psikolojik bozukluklara yol açabilir. Bir sonraki kuşaklar da bunlardan etkilenebilir. Bilimsel mi değil mi, psikologlar, psikiyatristler tarafından da sorgulanıyor, eleştiriliyor. Ama sonuçta bu yöntemi geliştiren de bir psikolog. Bu nedenle ben, aile diziminin yararlı olduğuna inanıyorum. Bizzat yaşadım. Öyle sarı çizmeli Mehmet ağa da değil. Ortak bir tanıdık aracılığıyla tanıştık. Kursiyerimiz vesile oldu. Karşı çıkanlarınız, onaylamayanlarınız varsa ısrar etmiyorum. Yalnızca yararlı olabileceğini ifade etmek istiyorum. Bilgi edinmek isterseniz, https://www.tunatuner.com/ ziyaret edebilirsiniz.
Yeniden görüşünceye dek sevgiyle kalın.
DR. Nicole LePera son yıllarda dünya çapında milyonlarca insanın hayatta kalma modundan çıkıp sevdikleri özgün hayatları bilinçli bir şekilde oluşturmalarına yardımcı olarak, psikolojik kendini iyileştirme alanının önde gelen sesi haline gelmiştir. Dr. Nicole, ilk kitabı Kendini İyileştirme İşi Nasıl Yapılır?’da okuyucularına kendini iyileştirme konusunda devrim niteliğinde bütünsel bir çerçeve sunmuştu. Şimdi de Kendi Benliğinle Nasıl Tanışılır?’da, her okuyucunun özgün benliğini ortaya çıkarmasına yardımcı olmak üzere tasarlanmış etkileşimli bir çalışma kitabı paylaşıyor. Hepimiz sıkışmışlık, acı ve kendine zarar verme döngülerine yol açan, geçmişimizin ürünleri olan şartlandırılmış alışkanlıklara ve kalıplara gireriz. Ancak Dr. Nicole’ün de paylaştığı gibi, artık bize hizmet etmeyen davranışlara uyanmak ve bu davranışları değiştirmek için doğuştan gelen bir yeteneğe sahibiz ve bu yetenek kendimizin en yüksek versiyonlarına adım atmamızı sağlar. Günlerimizi dolduran ve mevcut benliklerimizi oluşturan fiziksel, zihinsel ve duygusal kalıpları, nesnel ve şefkatli bir şekilde gözlemleyerek geleceğe neyi taşımak istemediğimizi daha net görebiliriz. Bu kitap üzerinde çalışırken ve uykudan hareket etmeye, yemek yemekten duygusal tepkiselliğe ve temel inançlara kadar uzanan varsayılan alışkanlıklarınıza tanıklık ederken, bir daha asla “Ama nereden başlayacağım?” diye sormak zorunda kalmayacaksınız. Kendi Benliğinle Nasıl Tanışılır? devrim niteliğinde bir rehber, nazik ve teşvik edici bir yol arkadaşı ve içsel olarak kendini iyileştirme işinizi ve dış dünyanızı kökten değiştirecek kapsamlı bir kendini anlama başyapıtıdır..
(Tanıtım Bülteninden)
“Gece ertesi sabaha kavuştuğunda Türkiye Cumhuriyeti’nde yeni bir dönem başlamıştı.”
27 Mayıs 1960. Ülkedeki tüm vatandaşlar askerî darbe haberiyle uyanıyor sabaha. Sokaklarda tanklar, radyodan yükselen bültenler, düşmeyen telefonlar, ulaşılamayan dostlar...
Usta romancı Ayşe Kulin, tek mekânda kurguladığı ve dört gün üç gecelik bir zaman dilimini kapsayan romanında, 1960 darbesini, okurunu sıradan görünen ama içinde hiç de sıradan olaylar yaşanmayan bir apartman dairesine konuk ederek anlatıyor. Her ayrıntısı incelikle işlenmiş Dört Gün Üç Gece, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin unutulmaz hadiselerinden birine farklı bir yöntemle, aşkla, ayna tutuyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Ayşe Kulin'in yeni kitabını aldım, annem okudu ama çok beğenmedi. Yine de ben okumak için sabırsızlanıyorum.
Joan, böyle bir hayat yaşayacağını hiç ummuyordu. Kocası öleli dört yıl olmuştu, çocukları çoktan kendi hayatlarını kurmuştu, o ise gitgide içine kapanmıştı. Evi hem sığınağı hem hapishanesi olmuştu. Bir doğum gününü daha tek başına geçirdikten sonra, dünyayla yeniden iletişim kurması gerektiğini anladı. Kardeşi Emmie’nin teşvikiyle, önce harabeye dönmüş bahçesini elden geçirmek için birini tutmaya, sonra hiç istemese de yas destek grubuna katılmaya ve hatta bir üniversite öğrencisine oda kiralamaya karar verdi.
Yolu; kendinden geçenlere...
Yıllardır çoksatan kitaplar arasında yer alan ve başvuru kitabı olarak gösterilen BİRİM'in ardından Dr. Deniz Şimşek bu kez okuru kendini anlama yolculuğuna çıkarıyor.
Çocukluğuna İyi Bak; unutulan kişisel tarihe, kendinden bile sakınılan yaralara, yaşam enerjisini sömüren ilişki modellerine, esiri olunmuş hazlara, kusurlu sevginin yarattığı çıkmazlara oldukça cesur dokunuşlar yapan, farkındalık dolu bir eser.
Okurken iç dünyanızın labirentlerinde önce kaybolacak ve ardından doğduğunuz coğrafyayla, kültürünüzle, ebeveynlerinizle yeniden karşılaşacak, kendinizi yeniden bulacaksınız. Çocukluğunuza baktıkça bugünkü seçimlerinizi, aşklarınızı, mesleğinizi, eşinizi, dostunuzu başka bir pencereden görecek ve sizin hayatınızda oluşlarının bir tesadüf olmadığını fark edeceksiniz.
Dr. Deniz Şimşek’in birlikte iyileşmek adına kaleme aldığı dönüşümün ilk adımı olan bu kitap, sizi size hediye etmek niyetiyle yazıldı.
Peki, ya sizler bu hediyeyi almaya hazır mısınız?
(Tanıtım Bülteninden)
Sevgili dostlarım, bu kitabı mutlaka edinin. Kitabımı okulda unutmuştum, alınmış herhalde. Yeniden ısmarladım, geldi, okumaya baştan başladım. Okuyun, pişman olmayacaksınız. Çevrenizde bu kitabı okumaya gereksinim duyan kişilere de önerin, verin. Benden bu kadar, yeni kitap paylaşımlarında buluşmak dileğiyle.
Sevgili dostlarım, merhabalar, bugün sizlerle şu an'da okuduğum kitabı paylaşıyorum, çok çok güzel ve etkili bir kitap. Alıp okumanızı öneriyorum, unutulmaz olacağına eminim.
Kendinizi öfkeli, neşesiz, kaygılı veya mutsuz mu hissediyorsunuz?
Bilge büyücü Mama Nono, sizi zihninizle tanıştıracak bir kursa katılmaya davet ediyor:
“Mutluluğu Ayağına Getirmek İsteyenler İçin Çok Hızlandırılmış Bir Kurs.”
Yedi gün sürecek bu kurs boyunca:
• Zihninizin her dediğine inanmamanız gerektiğini
• Düşünceleriniz hakkında düşünmemeyi
• Dikkatinizi neye verdiğinize dikkat etmeyi
• Duygularınıza düşünceyi bulaştırmamayı
• Aptalca değil akıllıca bencil olmayı ve size özgürlük getirecek daha birçok şeyi öğreneceksiniz.
Hazırsanız başla yalım!
(Tanıtım Bülteninden)
Sevgili dostlarım yeniden görüşünceye dek sevgiyle kalın.
Yeniden merhaba sevgili dostlarım, bu kitaba göz atmak istedim ve elimdeki yarım kalan kitaplar bunun bitmesini bekleyecekler. Kalın bir kitap değil ama bence çok etkili. Alın okuyun, pişman olmayacaksınız. Aldığım diğer kitapları da sizlerle paylaşacağım.
“Nasılsın?” hayatın en çetrefilli sorularından biridir aslında. Soru zor olduğu için de genelde tek bir kelimeyle geçiştirilir: “İyiyim.”
Uykusuzum, kızgınım, açım, mutsuzum gibi cevaplara sık rastlanmaz.
Pandemi, doğal afetler, doğal olmayan afetler, kişisel sorunlarınız, Dünyanın git gide kötüleşeceğine dair taşıdığınız sarsılmaz inanç…
Tüm bu yaşananlar sonrası kendinizi nasıl hissettiğinizi hiç düşündünüz mü?
Doçent Doktor Mehmet Şakiroğlu, Nasılsın? kitabında sizleri psikolojik bir check up’a davet ediyor. Sizden tek bir şey istiyor yazar: Kendinize “Nasılsın?” diye sormanızı. Bu kitapta hem kendinizi tanıyacak, hem vermiş olduğunuz cevaplara uygun çözüm önerileriyle karşılaşacaksınız. Şimdi kitabın sayfalarını yavaşça aralayın ama önce…
Bu kez sorma sırası bizde.
Peki sevgili okur…
Sen nasılsın?
(Tanıtım Bülteninden)
Sevgili dostlarım yeniden buluşuncaya dek sevgiyle kalın!
Merhaba sevgili dostlarım, nasılsınız? Dilerim çok iyisinizdir. Biz de iyiyiz. Maya da iyi, annişi evde olduğu için pek mutlu. Evet, bu hafta izinliyim. Şimdiden okulu, arkadaşlarımı özledim. Ama evimde annemle, kedişimle birlikte olmak ta hoşuma gidiyor. Kamu Personeli için uzaktan Afet Eğitimi vardı, bugün tamamladım. Alfa Etkinlik'in düzenlediği hemen izle psikoloji eğitimleri var. O eğitimlerden dört tane satın aldım. Öyle öyle her ay dört-beş eğitim alıp 25'e tamamlamayı düşünüyorum. Çünkü gerçekten çok güzel ve etkili, siz dostlarıma da öneririm. Eğitimler en çok iki saat ve izlenip bitirildikten hemen sonra sertifikanızı dijital olarak basıp alabiliyorsunuz. Ayrıca üç eğitim alınca 90 TL indirim yapılıyor yani dördüncü eğitim ücretsiz oluyor. Evet fiyatlar da makul, 90 TL ile 110 TL arasında. Bu arada kitap okumaya çalışıyorum. Akşamları miniğim yanıma geliyor, ona bakıyor muyum diye gözlerini dikiyor ( hadi uyu da tüyeyim) aşk yaşıyoruz. Miniş beni uyutup aşağıya iniyormuş. Misi bebekken doktorumuz onun için yeni nesil kedi demişti. O zaman Maya da ultra yeni nesil kedi, çok akıllı, uyanık spor. Çok güzel bir kitaba başladım o da yeni yayımlayacağım bir sonraki yazının konusu olsun, olur mu? Yeniden görüşünceye dek sevgiyle, dostça kalın.