10 Mayıs 2014

Yüreğimdeki Son Perde


Aşkta mantık yoktur.

Villiers Dükü Leopold Dautry, gayrimeşru çocuklarına annelik yapacak birini bulabilmek için bir an önce evlenmelidir ve bu kişi asil bir kadın olmalıdır. Seçeneklerden biri Montague Dükünün zarif, güzel ve zeki kızı Eleanordur.

Diğeri ise Gilner Dükünün fazla açıksözlü kızı Lisettetir. Ne kıyafetler ne de görgü kuralları umurundadır. Üstelik herhangi bir unvanla da ilgilenmemektedir. Sosyetenin yarısı Lisettein deli olduğunu düşünmektedir ve Villiers da bunu kabullenmek üzeredir.

Mantığı ile tutkusunun, aklı ile hayallerinin arasında kalan Villiers, kendisini oldukça zor bir durumda bulur. Fakat sevdiği kadının onuru için savaşmak zorunda kaldığında asıl riskin düelloda değil, kalbinde ve yatağında olduğunu anlayacaktır.

"Jamesin zekâsı, bu dokunaklı romanı zirveye taşıyor."
-Romantic Times Book Reviews -

"Eloisa James yazarlık konusunda tam bir deha."
-Las Vegas Review Journal-
(Tanıtım Bülteninden)

Aşk Cephesi


Rodos'ta bir otelde çalışan Angela'dan bir Ege şehrinde yaşayan Selim'e gönderilen mektupla başlıyor yolculuk… Selim yalnız, kafası karışık, kendisiyle barışmak için işaret bekleyen günümüz insanlarından… Kendisine gelen mektupla beklediği işareti alıyor ve Rodos'a, aynı zamanda kendi içine doğru bir yolculuğa çıkıyor; yanına sadece bir "KİTAP" alarak…

Aslında bir emaneti var Angela'nın, savaş ve göçün ayırdığı iki âşığın bir asırdır saklı kalmış özlemiyle dolu mektuplar, dedesine ulaşamasa da Selim'e ulaşarak bu hasreti dindirecek yıllar sonra ve birleştirecek yolunu kaybetmiş iki genci…

Selim, kâh yanında taşıdığı "KİTAP"la Çanakkale Cephesi'ne yol alacak, cephede çarpışan Akhisarlı Ali ve Anzak askeri Joe'nun yaşamlarına ortak olup savaş yıllarının acılarıyla anın içinde kaybolacak; kâh savaş nedeniyle Akhisar'dan sürülen Rumlardan biri olan Adara'nın sevgilisi Kerim'e yazdığı bu kalbi kırık mektupların eşliğinde geçmişinin izlerini sürecek. Yıllar önce birbirinden uzak düşmüş sevgililer bugün Selim ve Angela'yı bambaşka bir ateşin içine çekecek.

AŞK CEPHESİ, aşkın, ayrılığın, hasretin, kavuşamamanın ve beklenmedik buluşmaların romanı…
(Tanıtım Bülteninden)

Kalpten Kalbe


Bir deniz kazasında yaralanınca korsanlar tarafından esir alınan cesur Viking savaşçısı, Londra'ya getirilir. Bir sirkte, kafes içinde kilitli tutularak gezdirilmektedir. Dilini bilmediği bu ülkede, kafesin içinde sadece kendi dilinde konuşarak yardım istese de, hiç kimse onu anlamamaktadır. O güne dek…

Krista Hart, toplumsal sorunlar ya da sosyal adaletsizlikle ilgili yazmaktan çekinmeyen bir gazetecidir. Son zamanlarda şehrinde epey meşhur olmuş sirki görmeye gider ve duyduğu yabancı dildeki sözcükleri anlar. Çünkü o dili bilmektedir. Esir düşen Viking'in yardım çığlığını duyan Krista, onu kurtarmanın bir yolunu bulabilecek midir? Peki ya cesur Viking'in o kafesten çıkması, gerçekten kurtulduğu anlamına gelir mi?

Krista, adlandıramadığı bir çekim hissettiği bu adama yardım edebilmek için ne kadar ileri gidebilir?

Sen Ağlama


Sen Ağlama, işinde başarılı olmak isteyen, iyi bir anne olmaya çalışan, ayrıldığı eşinden sonra bir erkekten diğerine koşan ve cinselliği âdeta yeniden keşfeden 35 yaşındaki Clara'nın dokunaklı öyküsünü anlatıyor.

Çok sevdiği kardeşinin ölümüyle sarsılan Clara'nın hayatı inanılmaz sürprizlerle değişiyor. Yeni öğrendiği ve yüzleşmesi hiç de kolay olmayan iki gerçek, Clara'yı altüst ediyor.

İspanya'da yayımlanmasının hemen ardından bir bestseller olan Sen Ağlama, son yıllarda okuyacağınız en içten, en sıcak öykülerden biri… Clara'yı asla unutamayacaksınız!
(Tanıtım Bülteninden)

Kalp Asla Unutmaz

 
Aşk Bazen Küllerinden Doğar

Leydi Francesca Haughston aşkı aramaktan vazgeçmiş, geçimini sağlamak üzere uygun çiftlerin arasını yapmayı kendine meslek edinmiştir. Bu nedenle uzun zaman önce nişan attığı Rochford Dükü Sinclair'le bir iftira yüzünden ayrıldığını öğrenince hatasını telafi etmek için yeni yeteneklerini kullanmaya karar verir.

Francesca, Dük'le aralarında ne varsa uzun yıllar önce bittiğinden ve bu durumun tek sorumlusunun da kendisi olduğundan emindir. Sinclair'in bakışları ve onu kollarına alması ise sadece daha genç ve daha uygun bir eş için yaptığı hazırlıktan ibarettir. Ancak Francesca çok geçmeden bu aşk derslerinin ikisini de ateşe atabilecek bir tutkuya dönüşeceğini görecektir.

"Camp bir kez daha ustalığını gösterip tarihî romans hayranları kadar, modern romans severleri de cezbedecek, ateşli bir aşk hikâyesi yaratmış."
-Publishers Weekly-
(Tanıtım Bülteninden)

 Ön Sipariş Tarihi: 13.05.2014

Börülce Piyazı


Sevgili dostlarım merhabalar, nasılsınız, umarım iyisinizdir. Ben, annem ve Misi üçümüz de çok iyiyiz.
Bugün sizlerle nihayet taptaze, arşivden olmayan bir tarif paylaşacağım. Yapması annemden paylaşması benden. ;)) Tarife geçiyorum.

Malzemeler
300 gr kadar haşlanmış börülce
300 gr kadar taze mantar
2 tane kırmızı biber
2-3 tane sivri biber
5-6 adet taze soğan
1 demet dereotu
Tuz,zeytinyağı
Nar ekşisi, limon, sirke

Yapılışı: Mantarlar soyulur, yarım limonla haşlanır. Daha sonra bütün malzemeler karıştırılır.
Piyazımız afiyetle yenir.Yeniden görüşünceye dek sevgiyle kalın. İyi tatiller!


6 Mayıs 2014

Arşivden Sevgi Salatası


Yeniden merhaba dostlarım, arşivden bir etkinlik için hazırlamış olduğumuz bu salatayı bulup sizlerle paylaşmak istedim. Hemen tarife geçiyorum.

Malzemeler:
1 su bardağı yarma buğday,
1/2 kase nohut,
1 demet kuzu kulağı,
1 paket soya filizi,
1 adet kırmızı dolmalık biber,
1 çay kaşığından biraz fazla deniz tuzu,
2 çorba kaşığı nar ekşisi,
7-8 tane ceviz (ben birazını ufalttım, içine ilave ettim, 3-4 tane de üstüne
koydum.
1/2 kahve fincanı zeytinyağ (Tariş’in Olgun Ege’sini şiddetle öneririm, salatayı elimde karıştırırken kokusu beni büyüledi resmen, salataya çok uyum sağladı. Hani kokusunda davet var derler ya, işte öyle bir şey).
Yapılışı:
1- Nohut ve buğday önceden ayrı ayrı haşlanır (Biz nohut ve kurufasulyeyi haşlanmış olarak hazırda tutarız). Soğumaya bırakılır.
2- Bütün malzemeler bir kapta karıştırılır.
3- Servis yapılacak salata kasesine ya da servis tabağına alınır, kırmızı biber ve cevizle süslenir (ya da isteğe göre süsleme yapılır). Servis edilir.
Afiyetle Yenir!
Sevgiyle, dostça kalın!