18 Aralık 2022

Biz Çiplendik


 Merhaba sevgili dostlarım, nasılsınız? Dilerim çok iyisinizdir. Biz de iyiyiz. Biz Çarşamba günü çiplendik, pasaportumuzu aldık. Misi'yi kutusuna koyup veterinere  götürmeyi başaran annem oldu. Veterinerde de veteriner hekim çip takarken annem kucağına almış. Ben işteydim. Bugün, kutuyu odama çıkardım, Misi kanepede yatıyordu. Kutusunu görünce  kaçtı. Nazı bana geçiyor tatlı cadının. Bu arada maşallahımız var. Royal canin renal mamamızı yiyoruz, renal vet ilacımızı içiyoruz. (böbrek yetmezliği başlangıcı var). Yani tedavimiz devam ediyor.Bu arada çipi para cezasından korktuğum için değil kayıt altına alınmasının önemli olduğuna inandığım için taktırdım. Allah korusun kaybolma, terk etme durumlarında bulunabilmeleri açısından önemli. Bizde durumlar böyle.  Yeniden görüşünceye dek sevgiyle kalın dostlarım. 

 


7 Aralık 2022

Yeni Yıl Dileği

 

Yeni yıl romanlarının kraliçesi Debbie Macomber, sıcacık anlatımıyla bizi masalsı bir atmosfere davet ediyor

ve sevgi dolu karakterleriyle yeni yıla dair umutlarımızı tazeliyor.


Oldukça stresli bir iş hayatı ve fena halde kırılmış bir kalbi olan Lindy, yeni yıl tatilini ailesiyle birlikte geçirmek için çocukluğunun geçtiği şirin kasabaya doğru yola çıkmıştı. Ancak içinde yeni yıl neşesinden eser yoktu. Eve vardığında onu önce çatıdaki parlak ışıklar ve türlü yılbaşı süsleri, sonra da annesinin enfes kurabiyeleri karşıladı.

Yeni yılda evde olmak...
İhtiyacı olan tam da buydu. Gelecekten umutlu değildi belki ama annesinin şefkatiyle ve evin tanıdık huzuruyla sarıp sarmalanmıştı. Lindy’nin aşka ve arkadaşlığa dair yitip giden umudunu geri getirmek için annesinin ilginç bir fikri vardı. Ona çocukken Noel Baba’ya yazdığı mektuplarla dolu bir kutu verdi.

Lindy’nin çocukken dileklerinin gerçek olacağına dair büyük bir inançla yazdığı bu mektuplar, kendisiyle ilgili uzun yıllardır göz ardı ettiği gerçekleri beklenmedik bir biçimde fark etmesini sağlayacak, ona hayatını yoluna koymanın sıradışı bir yolunu gösterecekti.


Yeni Yıl Dileği; içimizdeki yeni yıl coşkusunu harekete geçiren, bol sürprizli bir roman...

 

(Tanıtım Bülteninden)

Debbie Macomber'in yeni kitabı çıkar da Burçak ısmarlamaz mı? Maaşımn yatar yatmaz alacağım. 

Sevgili dostlarım yeniden görüşmek dileğiyle, hoşçakalın!

 

4 Aralık 2022

Cevizli ve Havuçlu Kek

 

Sevgili dostlarım merhaba, nasılsınız? Dilerim  iyisinizdir. Biz de iyiyiz. Misi'min maşallahı var. 
Hafta sonu keyfisi yapıyoruz annişimle. Bu kek tarifi geçen haftadan. Tarifini paylaşıyorum. 


Malzemeler:

1 su bardağı sıvıyağ 

3 yumurta

1 su bardağı toz şeker 

1 su bardağı süt

3 tane rendelenmiş havuç

1 paket kabartma tozu

1 paket vanilya

1 su bardağı ceviz

3 su bardağı un

Yapılışı:


1- Yumurta ve vanilya mikser ile iyice çırpılır,toz şeker, süt, sıvıyağ eklenir, yeniden karıştırılır.


2- Karışıma rendelenmiş havuç ve ceviz ilave edilir, karıştırılır.

3- Kabartma tozu ve un da eklenir, karıştırmaya devam edilir, iyice karıştırıldıktan sonra ısı ayarını sizin belirleyeceğiniz sıcaklıktaki (orta ısıda olmalı) fırında 40-45 dk. pişirilir.

Afiyetle yenir!


Sevgili dostlarım yeniden görüşünceye dek sevgiyle kalın. Yeni tariflerle, yeni keyifli paylaşımlarla buluşmak dileğiyle.

9 Kasım 2022

Ulu Atam



Atam kalbimizdesin. Başöğretmenimiz,  ülkemizi düşmanlardan kurtardığın, Türklüğü yeniden kurduğun, gerçekleştirdiğin devrimlerin ve  öğrettiklerin için sana minettarız! 

 

6 Kasım 2022

Minik Kuzum

 

Sevgili dostlarım merhabalar, dilerim çok iyisinizdir. Misi geçen hafta iki kez kusunca doktorunu aradım, konuştuk. Misi'de böbrek yetmezliği başlangıcı mı var diye sordum. Evet yanıtını alınca çok üzüldüm. Yaşının ileri olduğunu söyledi. Mamasını yiyor, ilacını içiyor. Kustuktan sonra mama yemesi çok iyiymiş. Eğer mama yemezse bu ürenin kana karıştığı anlamına gelirmiş. Neyse ki şu an'da korkacak bir şey yok.  Kızım inşallah çok daha iyi olacak. İlaç bitince ne olacak bilmiyorum, kötüye gider mi diye korkuyorum. İlaç bitmeden önce doktorumuzu arayacağım. Şimdilik durum bu. Sevgili dostlarım yeniden görüşünceye dek sevgiyle kalın. Bu arada paylaşılacak tarifler de birikiyor. Dostça kalın. 





Kanatlarımda İstanbul

 

Profesyonel Rehber, Tarihçi-Yazar Saffet Emre Tonguç ve İletişim Danışmanı-Yazar Zeynep Şahin Tutuk’un birlikte kaleme aldığı, Drone Pilotu Halit Bilen’in fotoğraflarıyla onlara eşlik ettiği bir İstanbul masalı başlıyor. Alfa Yayınları markasıyla okuyucuyla buluşacak Kanatlarımda İstanbul kitabı, eşsiz şehrimizin 80 farklı noktasını hem tarihi hem bugünüyle anlatıyor. Daha önce hiç görmediğiniz açılarla ve aynı karede hiç buluşmamış yapılarla; 8500 yıllık tarihe uçuracak bir İstanbul seyri ve bir zenginliği sunuyoruz.

Biz bir İstanbul masalı anlatmak istedik. İstanbul, masalların en görkemlisini verdi bize. Bir İstanbul tablosu çizmekti niyetimiz. İstanbul gökkuşağının tüm renklerini saçtı önümüze. Coşkuyla! Sürprizlerle! Cömertçe...
İstanbul’u anlatmak için önce anlamak, anlamak için de önce hissetmek gerekti. Hislerin peşine düştük. 8500 yıllık tarihe de döndük yüzümüzü, 21. yüzyılın metropolüne de… Kalıplara sığmayan, her zaman şaşırtan, keşfetmeye doyulamayan, şahsına münhasırlığın şımarıklığını yaşayan ve yaşatan bir kenti anlatmak elbette kolay değildi. Kolay olsun diye değil, adı İstanbul olsun diye yazdık, anlattık, fotoğrafladık.
Daha önce hiç görmediğiniz açılardan bir İstanbul seyri, daha önce aynı karede hiç buluşmamış yapılarla bir İstanbul zenginliği sunduk.
Biz bir İstanbul anlattık. Çok kültürlü, çok renkli, eskiyi ve yeniyi harmanlayan, farklılıkları koynunda yan yana saklayan, güzelliği küsleri barıştıran, tarihi kendine hayran bırakan bir İstanbul. Bir martı kanadına takılıp dünyanın en güzel şehrini dolaştık; kanatta size de yer açtık. Takılın peşine, seyreyleyin İstanbul’u. Söyleyecek çok şeyi var…

(Tanıtım Bülteninden)

 Çok keyifli bir İstanbul kitabı daha, Saffet Emre Tonguç'u tebrik ediyorum. 

27 Ekim 2022

Minik Kuzum Hasta Oldu


Merhaba sevgili dostlarım nasılsınız? Dilerim çok iyisinizdir. Biz iyiyiz de Misicik bir süredir kusuyor. Veteriner hekimimiz, aile dostumuz Bülent abisi önce şurup verdi. Aldık, çok zor içirebildik. Strese giriyor. Bülent abisi mamasını değiştirdi. Kusmaya devam edince başka bir ilaca geçtik. Onzyd çok etkili bir ilaçmış. İlacı verdik, çok zor oldu. Yine kustu. Onu Bülent abisinin önerisiyle yaş mamanın içine koyduk. Mamanın bir kısmını yedi bıraktı. Sulandırıp verdik. Allah razı olsun Bülent abisinden, telefonda konuşuyoruz, beni yönlendiriyor. Çünkü doktorumuz İstanbul'da, biz Ayvalık'tayız. Ve doktorumuz boşuna para harcanmasını istemiyor. Şöyleki genç bir kedi olsa çeşitli tahliller yapmak gerekirmiş. Misi, 14 yaşına girdi. Sindirim sistemi 80 yaşında bir insan gibiymiş. Gastrointestinal mama yemeye başladık, ilaç tedavisine başladık, doktorumuz 5-6 gün vermemizi söyledi. Sulandırarak zar zor verdik. Misi’yi dün sabah yine kusunca veterinere götürdüm. Kapsamlı tahliller yapıldı, röntgen çekildi. Bülent bey sonuçları göndermemi, beni yönlendireceğini söyledi. Gönderdim. Biraz üre kreatin yükselmiş dedi. Mamamız değişti, böbrekler için renal mama aldım (on günde ikinci farklı mama). Bir de veteriner kızımız bir telaşla konuştu, hemen tedaviye başlamak istedi. Yani sağlıklı düşünemeden hemen karar vermemi istiyor. Bir de zaten telaşlıyım, üzgünüm. Kız damardan giriyor. Sanki ben kızımı düşünmüyorum, iyileşsin diye çabalamıyorum. Ben, telaşla Bülent beyi arayınca acele edecek, korkacak bir şey olmadığını söyledi, sonuçta mamaya başladık. Misi’ye şurubu zorla içirdiğimiz için damla adı vereceğini, arayacağını söyledi. Beni o kadar çok rahatlatıyor ki anlatamam. Dün akşam whapsapp'ta almamız gereken ilacın fotoğrafını gönderdi, onu almamı eğer ilaç yoksa getirtmemi yazmış. Bu sabah veteriner kliniğini arayıp ilacın olup olmadığını sordum. Varmış, aldım, kapsülmüş. Renal vet. Kırıyorsun, ilaç jel kıvamında.Akşamüstü doktorumuzu aradım, ilacı aldığımı söyledim, aferin dedi. Dozunu sordum, günde iki defa verecekmişim. Gelişmeleri bildirirsin dedi. Bülent beyin dediği gibi ilacı yaş mamanın içine koyduk. Aslında o, kuru mamanın üzerine diyor ama onu hiç yemez. İlaçlı yaş mamayı kokladı, yemedi. Daha sonra iki tatlı kaşığı kayısılı activia'nın içine koyduk, yine yemedi. Enjektöre çektim, yoğurt koyu olduğu için birazını aldı. Zorla ağzına verdik. Yemek istemedi ama bizi de öyle üzmedi, kalbi hızla atmadı. Anlaşılan ilacı direkt enjektöre çekip vereceğiz, yine zorla olacak. Yine biraz strese girecek ama her gün kliniğe gidip serum almaktan iyidir. İlaç içmezse sonu serum almak olacak. Umarım o aşamaya gelmeyiz. Bizde şimdilik durum bu. İnşallah güzel haberler alıp siz dostlarımla paylaşırım. Sevgili dostlarım yeniden görüşünceye dek sevgiyle kalın!