29 Mart 2014

Cennet Gibi



Bazen yalnızca arkadaş olmak yetmez, âşık da olursun.

Honoria Smythe-Smith:

A) Berbat keman çalıyor
B) Çocukken ona takılan Böcek isminden dolayı hâlâ kırgın
C) Ağabeyinin en iyi arkadaşına KESİNLİKLE âşık değil
D) Hepsi

Marcus Holroyd:

A) Chatteris Kontu
B) Üzücü şekilde ayağını burkmaya eğilimli
C) En iyi arkadaşının kız kardeşine KESİNLİKLE âşık değil
D) Hepsi

İkisi beraber:
A) Bolca çikolatalı pasta yiyorlar
B) Korkunç bir hastalığı ve dünyanın en kötü müzik gösterisini atlatıyorlar
C) Çaresizce birbirlerine âşık oluyorlar
D) Hepsi

Bu bir JULIA QUINN kitabı, bu yüzden cevapları biliyorsunuz değil mi?
(Tanıtım Bülteninden)

27 Mart 2014

Kadere İnanır mısın?



New York Times çok satanlar yazarı Julie Garwood okurlarını bir kez daha nefes kesen sürükleyici bir aşk hikâyesinin derinlerine çekiyor...

Christina Bennett Londra sosyetesini kasıp kavurmaktaydı. Göz alıcı güzel, Lyonwood Markisi Lyon bir gece ona etkileyici ve duygusal bir öpücük verene kadar gizemli geçmişinin sırlarını herkesten saklayabilmişti.

Bir korsanın tutkusuna sahip kibirli bir soylu olan Lyon, sakin duruşunun altında için için yanan vahşi ateşin tadına baktığı an Christinaya sahip olacağına dair ant içti...

Fakat cesur ve cüretkâr Christina o kadar kolay fethedilmeyecekti. Kalbinin ve kaderinin efendisi olan Christina markinin baştan çıkarıcı okşamalarına karşı koymalı mıydı?

Aşkına teslim olmaya cesaret edemiyordu. Çünkü o zaman değerli sırrından ve çizilen kaderinden vazgeçmek zorunda kalacaktı...

"Olağanüstü... Konusu ve karakterleriyle eşsiz bir şekilde
kaleme alınmış bir hikâye."

-Johanna Lindsey-

"Büyüleyici bir aşk hikâyesi. Uzun zamandır
okuduğum en iyi kitaplardan biri."

-Judith McNaught-
(Tanıtım Bülteninden)





Hiç Ayrılmayalım



Christine Leenin o korkunç araba kazasında annesini kaybetmesinin üzerinden iki yıl geçti. Babası şimdi eski bir güzellik kraliçesi olan Candace ile nişanlı ve Christine bundan hiç de hoşnut değil. Üstelik davranışları okul hayatını da etkilemeye başladığı için rehberlik seanslarına katılmak zorunda.

Mucize Kızlar ise aralarındaki sorunlar yüzünden dağılmanın eşiğine gelmiş durumdalar. O güzel yaz günleri geride kaldı artık. Peki şimdi ne olacak?

Christinein öfkesi ve lisenin stresi Mucize Kızların birbirlerine en çok ihtiyaç duydukları zamanda dağılmalarına mı neden olacak? Yoksa hepsi elele verip Christinee annesinin ölüm acısını atlatması ve babasının yeni evliliğini kabullenmesi için yardım mı edecekler?

Zor bir yıl bekliyor Mucize Kızları.

Zor ve uzun bir yıl.

"Arkadaşlık ve inanç gibi önemli temaları olan güçlü hayat dersleri anlatılmış."
-Romantic Times-
(Tanıtım Bülteninden)



Gökyüzünün Uzak Ucu



Callie küçük bir kızken doğum gününde aldığı ve "sonsuza dek mutlu yaşadılar" adını verdiği sandalyesini gelecekte hep evinin bir köşesine koyma hayali kuruyordu. Ancak otuzuncu yaş gününü hâlâ birlikte yaşadığı huysuz büyükbabası ve tuhaf ailesiyle hiç hesapta olmayan bir şekilde kutlayan Callieye hayatının en kötü sürprizini çocukluk aşkı Mark yapmıştı. Kaybedilmiş bir aşk, vazgeçilmiş bir kariyer ve boşluk… Ta ki başını kaldırıp gökyüzüne bakıncaya dek. Gökyüzünü, kasabaya yeni taşınan Ianın gözlerinde görünceye dek. Bu gizemli adam Callienin yaralarını sarabilecek mi…

"Kristan Higgins öyle parlak bir yeteneğe sahip ki yürek burkan hikayelerde bile okuyucuları gülümsetmeyi başarıyor."
-Kirkus-

"Kristan Higgins sizi hayal kırıklığına uğratmayacak bir yazar."
-Romantic Times-
(Tanıtım Bülteninden)


24 Mart 2014

Kırık Kalpler Kürü




















Yanmış bir kutu yemek tarifi, sıkıntılı bir çocuğun bilgeliği, usta ellere muhtaç bir ev, sessiz dağı dinleyen bir anne ve sonsuzluk bilmecesini çözecek bir öpücük… Yeni bir umut arıyorsanız daha önce hiç bakmadığınız yerlere bakmalısınız.

"Yağmurlu bir günde koltuğa kıvrılıp okuyacağınız, bir fincan çayla size eşlik edecek harikulade bir kitap."

-Northside (Avustralya)-

İki yıl önce kaybettiği eşinin bıraktığı boşluğu hiçbir şeyle dolduramayan Heidi, yedi yaşındaki obsesif-kompulsif oğlu Abbot ve on yedi yaşında hayattan bıkmış yeğeni Charlotte ile Fransanın güneyinde bulunan küçük bir kasabaya, İkinci Dünya Savaşından bu yana kırık kalpleri onardığı bilinen aile yadigarı eve taşınır.

Orada Charlotte herkesi şok edecek bir sırrını paylaşır, ve Heidi küçük bir çocukken annesinin "kayıp yaz" dediği o dönemde neler olduğuyla ilgili çok önemli bir gizemi keşfeder. Ailenin bütün sırlarını biliyormuş gibi görünen komşuları ve bilmece gibi bir adam; elli yıl önce bırakılmış ve hiç açılmamış bir paketin ortaya çıkmasıyla, üç jenerasyonu karşı karşıya getirecektir. Heidi, Charlotte ve Abbot aşkın, yasın ve iyileşmenin denklemini çözmeye çalışırlar.

Bir kar küresi hayal et. İçinde de karlar altında kalmış bir ev. O evin içinde, yatağının kenarına oturmuş ve elinde bir kar küresi sallamakta olan bir kadın. Ve o kar küresinin içinde de karlar altında kalmış bir ev ve o evin içinde de bir kadın. Bu seferki de mutfakta durmuş, bir kar küresi sallıyor ve o kürenin içinde de...

"Her güzel aşk hikayesinin içine gizlenmiş başka bir aşk hikayesi daha vardır."
(Tanıtım Bülteninden)

23 Mart 2014

Hafta Sonu Keyfi



Sevgili dostlarım merhaba! Bu hafta sonum annemsiz geçti. Geçen gece geç yattım, dün geç kalktım, tembellik ettim. Bugün YGS vardı, ben, evimin karşısında bulunan Endüstri Meslek Lisesi'nde gözetmenlik yaptım. Öğleyin sınav bitince gazete aldım, alışveriş ettim, eve döndüm, banyo yaptım (cici kız oldum), çayımı içtim. Bacaklarımı uzatıp gazete keyfi yaptım. "Kim Milyoner Olmak İster" yarışması oynadım. Kedişimle oyun oynadık.  Bir hafta sonu da böyle geçti işte. Önümüzdeki hafta seçimde oy kullanır kullanmaz İstanbul'a  gideceğim, ertesi gün tatil zaten, doktor kontrolüm var. Sonra da annemle buraya döneceğiz.
Yeniden görüşünceye dek sevgiyle, sağlıkla kalın, dostça kalın!



Yol



Lillian, ailesini Turovdaki katliamda kaybettikten sonra üstünde ölü bir kızın paltosu, elinde ölü bir adamın çantasıyla Amerikaya gelir. Yaşadığı trajediye rağmen hayatına yeni bir şekil vermek için çabalarken öldüğünü sandığı kızının hayatta olduğunu öğrenir ve onu bulmak için akıl almaz bir yolculuğa çıkar. Seattle, Alaska, Sibirya...

Acı bir masal tadındaki yolculuğunun her bir durağında yeni hayatlar karşılar onu. Lillian o hayatları da yaşar. Bir ömre kaç hayat sığarsa o kadarını yaşar işte... Ve bazı masallar sona ulaşmadan biter…

Amy Bloom, en güzel kitaplarından biri olan Yolda bir kez daha görüldüğü üzere fazlaca yüce gönüllü bir kalbe ve parlak bir hayal gücüne sahip
-Hartford Courant-

Eşsiz bir çalışma ve eşsiz çalışmalara nadiren rastlanıyor... Ustaca yazıya dökülmüş bir hikâye, canlı karakterler, hoş detaylar.
-Los Angeles Times Book World-

Bloom, çapraz yönlerden esen duygusal ve fiziksel rüzgârlara tutulmuş insanları sıradışı bir özenle yazıyor. Tatmin edemedikleri arzular, kurtulamadıkları hastalıklar ve bu dünyanın sınırlarını her zaman aşan bir aşk... Romanın bütünü alev alev yanan bir ateş gibi. Gözü kara ve sürükleyici, kesinlikle hipnotize olacaksınız.
-Washington Post Book World-
(Tanıtım Bülteninden)