24 Nisan 2013
22 Nisan 2013
21 Nisan 2013
Annişimin Doğum Günü
Bugün annişimin doğum günü, bu önemli günde ilk kez ayrı kaldık! Anneciğim, doğum günün kutlu olsun!
Son Ada
Annemin önerisiyle kütüphaneden aldığı kitabı elime aldım, bir solukta bitirdim! Kişisel hırsların doğanın dengesini nasıl bozduğuna, ilişkilerin nasıl bozulduğuna ilişkin çok çok güzel bir kitap.Zülfü Livaneli'nin eline, emeğine sağlık!
Yeniden görüşünceye dek dostça kalın!
Yeniden görüşünceye dek dostça kalın!
18 Nisan 2013
Pratik Meyveli Pasta
Merhaba sevgili dostlarım, uzunca sayılabilecek bir süre yine tarif yayımlamadım, değil mi? Bugün, çok basit, çok ta pratik bir pasta tarifi vereceğim sizlere!
Tarife geçelim mi?
Malzemeler:
1 kutu krem şanti
2 su bardağı süt
1 hazır pasta tabanı
mevsim meyveleri
1 çorba kaşığı nescafe
1/2 bardak su
1/2 bardak süt
Yapılışı:
Pasta keki, 1 çorba kaşığı nescafe, yarım ölçü su, yarım ölçü süt karışımıyla (yaklaşık yarım su bardağı) ıslatılır. Bir kutu (iki poşet) krem şanti iki bardak süt ile çırpılarak hazırlanır. Krem şanti, pasta kekinin arasına sürülür. Araya dilediğiniz meyvelerden koyabilirsiniz. İkinci pasta keki üste konur, krem şanti sürülür, dilediğiniz meyvelerle süsleme yapılır. Veee buzdolabında dinlendirilerek dilerseniz çayın dilerseniz kahvenin yanında afiyetle yeniiir! :)))
İlk fırsatta görüşmek dileğiyle sevgiyle kalın!
Tarife geçelim mi?
Malzemeler:
1 kutu krem şanti
2 su bardağı süt
1 hazır pasta tabanı
mevsim meyveleri
1 çorba kaşığı nescafe
1/2 bardak su
1/2 bardak süt
Yapılışı:
Pasta keki, 1 çorba kaşığı nescafe, yarım ölçü su, yarım ölçü süt karışımıyla (yaklaşık yarım su bardağı) ıslatılır. Bir kutu (iki poşet) krem şanti iki bardak süt ile çırpılarak hazırlanır. Krem şanti, pasta kekinin arasına sürülür. Araya dilediğiniz meyvelerden koyabilirsiniz. İkinci pasta keki üste konur, krem şanti sürülür, dilediğiniz meyvelerle süsleme yapılır. Veee buzdolabında dinlendirilerek dilerseniz çayın dilerseniz kahvenin yanında afiyetle yeniiir! :)))
İlk fırsatta görüşmek dileğiyle sevgiyle kalın!
15 Nisan 2013
Ruhunu Dinle...
"Tek Şişman Beyniniz" kitabının yazarından
Diyeti bırak, ruhunu hafiflet!
Yasemin Soysal Ruhunu Dinle, Bedenini Doyur kitabıyla diyet ve kilo meselesine yepyeni, ezber bozan bir yaklaşım getiriyor.
Bu kitabı okurken "farkındalıkla yeme sanatı"nı öğrenecek, bu arada kilolarınızın uçup gittiğinin farkına varamayacaksınız.
Şaşırmaya hazır olun!
Demek zayıflamak istiyorsun?
Denemediğin diyet reçetesi kalmadı belki de… Mucize formüllerin hepsini ezberledin. Peki, neden işe yaramadı dersin?
Diyetisyenlerden önce bedenine, ruhunun isteklerine kulak vermen gerektiğini
unuttuğun için olmasın sakın!Beden-kitle indeksini hesaplamadan önce karnındaki gurultuyu doğru okuyamadığın için olmasın!
Hadi bir yolculuğa çıkalım birlikte...
Her şeye en başından başlayalım...
Sanki kendinden öç alır gibi yemek yiyor, spor salonundan inadına kaçıyor, motive olmak yerine kendine sürekli acıyorsan, işte bu kitap tam sana göre!
Bu kitabı okurken ruhsallığın zayıflama süreciyle ne kadar alakalı olduğunu fark edeceksin. Sana ceza gibi görünen kiloların aslında bir ÖDÜL -evet, evet şaka değil, bir ödül- olduğunu göreceksin...
Yöntemler ne olursa olsun sorunu çözecek olan sadece sensin! Çünkü ruhunu dinlemezsen bedenini doyuramazsın!
Diyeti bırak, ruhunu hafiflet!
Yasemin Soysal Ruhunu Dinle, Bedenini Doyur kitabıyla diyet ve kilo meselesine yepyeni, ezber bozan bir yaklaşım getiriyor.
Bu kitabı okurken "farkındalıkla yeme sanatı"nı öğrenecek, bu arada kilolarınızın uçup gittiğinin farkına varamayacaksınız.
Şaşırmaya hazır olun!
Demek zayıflamak istiyorsun?
Denemediğin diyet reçetesi kalmadı belki de… Mucize formüllerin hepsini ezberledin. Peki, neden işe yaramadı dersin?
Diyetisyenlerden önce bedenine, ruhunun isteklerine kulak vermen gerektiğini
unuttuğun için olmasın sakın!Beden-kitle indeksini hesaplamadan önce karnındaki gurultuyu doğru okuyamadığın için olmasın!
Hadi bir yolculuğa çıkalım birlikte...
Her şeye en başından başlayalım...
Sanki kendinden öç alır gibi yemek yiyor, spor salonundan inadına kaçıyor, motive olmak yerine kendine sürekli acıyorsan, işte bu kitap tam sana göre!
Bu kitabı okurken ruhsallığın zayıflama süreciyle ne kadar alakalı olduğunu fark edeceksin. Sana ceza gibi görünen kiloların aslında bir ÖDÜL -evet, evet şaka değil, bir ödül- olduğunu göreceksin...
Yöntemler ne olursa olsun sorunu çözecek olan sadece sensin! Çünkü ruhunu dinlemezsen bedenini doyuramazsın!
14 Nisan 2013
Annelik...
Baktığın kadını ANNE diyerek geçme, tanı!
Nasıl her yiğidin bir yoğurt yiyişi varsa, her annenin de bir çocuk yetiştirme tarzı var. Parmak izi nasıl insandan insana farklılık gösteriyorsa, çocuk büyütmek de anneden anneye farklılık gösteriyor.
Bununla birlikte annelikle ilgili bazı temel gerçekler var ki, dünyanın neresine giderseniz gidin değişmiyor.
Anne olan bir kadının hayatı ikiye ayrılıyor: Çocuktan Önce ve Çocuktan Sonra.
Elif Doğan, çocuğunun doğumuyla birlikte çalışma hayatına ara veren ve kendini anneliğe adayan kadınlardan. Ama bu ara ona başka bir iş olarak dönüyor. Annelik deneyimlerini, keyfini, sıkıntılarını başka annelerle paylaşabileceği bir blog yazmaya başlıyor. Artık onu herkes Blogcu Anne olarak tanıyor. Çocuktan Önceki hayatında varlığının farkında bile olmadığı kavramlar, Çocuktan Sonraki hayatında başköşeye oturmuş her kadın gibi yeni hayatında acı tatlı birçok anı biriktiriyor ve onları diğer annelerle paylaşıyor blogunda. Bu kitap da o blogdaki yazılardan ve bir nevi “Blogcu Anne Özlü Sözleri” tadında paylaşımlardan oluşuyor işte. Sonuçta her şeyin başlangıcı annelik.
Annelik Her Zaman Tozpembe Değil, bebeğinizin uyku sorunlarına çözüm önermiyor. Yemek yeme problemi olan çocukları iştahlı yumurcaklara çevirmiyor. Disiplin konusundaki sorularınıza yanıt olmuyor.
Ama “yalnız değilim” dedirtiyor. “Benimle aynı kaderi paylaşanlar var.”
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)