9 Ekim 2009

Bir An'da Değişen Hayatlar


Merhaba sevgili dostlarım! Uzunca bir süredir sizi merakta bıraktım değil mi, özür dilerim! Ama oldukça önemli bir mazeretim vardı. Bildiğiniz gibi ben, okul öncesi öğretmeniyim. 25 Eylül akşamı atamalar sonuçlandı. Sonuçları internetten öğrendim. İki gün inanamadım. Sanki bunları ben değil bir başkası yaşıyordu. Ben de sanki yukardan izliyordum yaşananları!
Sonrası tam bir telaş, güvendiğim, sevdiğim doktorlarımı ziyaret ettim ve ertesi günü atama yerim olan İpsala'ya doğru yola koyulduk annemle!
Sonrası ev bulma telaşı, başvurular, okula başlama, yerleşme telaşı!
Annem, evimi yaşanabilir bir hale getirdi. Eeee, "annelerin hakkı ödenmez" sözü boşuna değilmiş!
Hafta sonları da hizmet içi eğitimimiz başladı.
Annem, her şeyin yoluna girdiğinden emin olarak rahatlamış bir halde evimizin yolunu tuttu bugün!
Evime bütünüyle yerleştim artık, internetim de dün bağlandı!
Yalnız şunu belirtmek istiyorum ki ben bugüne dek bu kadar sıcak, içten, hesapsız yardım eden insanlar görmedim. Gerek Keşan'da kaldığımız süre içerisinde gerekse ev bulma ve yerleşme aşamasında İpsala'da hemen herkes yardıma koştu!
İpsala'da ev bulma umudumu yitirdiğim sırada telefonum çaldı ve anaokulu müdürümüz Ayfer hanım, bulduğu evin adresini verdi. Evet, görür görmez çarpıldığım evimi Ayfer Hanım buldu!
Okulum çok güzel, Ayfer Hanım, çok güler yüzlü, anlayışlı, destekleyici, açık sözlü,olumlu, yapıcı bir insan! Çalışma arkadaşlarım yardımsever, sıcacık, çok tatlı insanlar!
Öğrencilerim çok çok tatlılar! Tabii ki her öğrencinin alışma süreci farklı,okula yeni başlayan, evinden kopan çocuklar uyum sağlamakta zorlanıyorlar, yadırgıyorlar!
Biz yetişkinler bile, yaşantımızdaki değişiklikler olumlu yönde olsa da yadırgıyoruz, alışma sürecinde zorlanıyoruz!
Yeni bir şehir, yeni bir ev, yeni bir okul! Ve ani bir değişim! Adapte olmakta gerçekten çok çok zorlandım, migrenim varlığını çok güçlü bir biçimde ortaya koydu, günlerce!
Şimdi her şey yoluna girdi!
Evimden, annemden ayrılmakta epeyce zorlandım doğrusu! Şimdi Misi ve ben, yeni evimizde yeni düzenimizde yaşantımızı sürdüreceğiz! Zaman zaman ben eve döneceğim zaman zaman da Misi bana İstanbul yolculuğunda eşlik edecek!
Benden haberler şimdilik bu kadar! Fotoğraf makinem yeniden bozuldu bu nedenle İpsala resimlerini sizlerle paylaşmayı biraz ertelemek durumunda kalacağım!
Depodan tarifleri, kitap keyfimizi, şiirleri, müzikleri, hayatın içinden bizi etkileyenleri yeniden paylaşacağız!
Yeniden buluşuncaya dek sevgiyle kalın! Mutlu bir haftasonu tatili dileğiyle!

22 Eylül 2009

Mimlendimmm


Merhaba, sevgili dostum
  • Aslı
  • ,beni mimlemiş. Uzunca bir süre oldu ama hatırlamışken soruları yanıtlamakta ve arkadaşlarımı mimlemekte yarar var diye düşündüm.

    1-Bloguna neden bu adı verdin?

    Mutluluğun, mutfakta yapılan, sıcak, nefis kokulu çayların, kahvelerin, sağlıklı yiyeceklerin sıcak sohbetler eşliğinde paylaşılması olduğunu düşündüm.
    Bir fincan kahve eşliğinde hayatı, keyifleri, kederleri paylaşma isteğiyle bu blogu oluşturdum.

    2-Blog yazarken star tribiyle istediğin olmazsa olmaz dediğin şeyler var mı?

    Dostlarımla paylaşmak amacıyla yayımlayacağım yazıların ayrıntıları konusunda aşırı titizlenmek. Bazen yorucu ve bunaltıcı olabiliyor. Ama öncelikle benim içime sinmeli ki gönül rahatlığıyla paylaşabileyim! Kısacası ya hep ya hiç!

    3-En son aldığın garip şey?

    Garip bir şey almadım. Ama yaptığımı garipsedim. Nöroloji doktorumun önerisiyle İrvin Yalom kitaplarına göz attım. Zaten almaya,okumaya başlamaya niyetliydim. Filiz Hanım'ın önerisiyle bu istek öncelik kazandı. Ve bir anda, dört tane kitap alındı. Bana göre yaptığım çılgınlıktı!

    4-Şeker gibi olduğun anlar?

    Banyodan çıktığım zamanlar, hafta sonu tatili geldiği zaman ve sevdiklerimle kahve keyfi yaparken, kedimle oynarken.

    5-Arkadaşım artık sormayın şunu dediğin şeyler?

    Aaaa, sen hala buna bir son vermedin mi? (karar vermek zor olabilir, değil mi ama)

    6-Aynaya bakınca gördüğün?

    Dağınık saçlar ;))

    7-Kendini okutan blog dediğin?

    Sıcacık,içten anlatıma sahip olan, özeleştiri yapabilen,öğrendiklerini paylaşabilen, yaşamdan keyif almayı bilen, içinden geldiği gibi yazabilen kişilerin blogları.

    8-Bu blog sahibi / sahibesiyle karşılaşabileceğin yerler?

    Her yerde karşılaşılabilir.Bri kafede ya da kitapçıda da olabilir bu karşılaşma!

    Mimimi tamamladım. Şimdi ben de biricik dostum
  • Sevda
  • 'yı ve de
  • Oylum
  • 'umu mimliyorum.

    En kısa zamanda yeni keyifli paylaşımlarda bulunmak dileğiyle dostça kalın!

    13 Eylül 2009

    Dance Me To The End Of Love - Leonard Cohen



    Son günlerde kendimi sıkça dinlemekten alıkoyamadığım klasikleşmiş muhteşem bir Leonard Cohen parçasını paylaşmak istedim sizlerle!

    evliliğe dans et benimle,dans et benimle
    Dance me very tenderly and dance me very long
    nazikçe dans et benimle ve uzun dans et
    Were both of us beneath our love, were both of us above
    ikimiz de aşkımızın altındayız,ikimiz de üstündeyiz
    Dance me to the end of love
    benimle aşkın sonuna dans et
    Dance me to the end of love
    benimle aşkın sonuna dans et
    Dance me to the children who are asking to be born
    
    dünyaya gelmeyi soran çocuklara dans et
    Dance me through the curtains that our kisses have outworn
    perdelere doğru dans et benimle öpücüklerimiz eskisin
    Raise a tent of shelter now, though every thread is torn
    sığınak çadırı dik şimdi,tüm teh,yine de tüm ipler kesik olsun
    Dance me to the end of love
    benimle aşkın sonuna dans et
    Dance me to your beauty with a burning violin
    güzelliğin şerefine alevli bir keman eşiliğinde dans et benimle
    Dance me through the panic til Im gathered safely in
    paniğe doğru dans et benimle kendimi güvenle toparlayana kadar
    Dance me to the end of love
    benimle aşkın sonuna dans et
    Dance me to the end of love
    benimle aşkın sonuna dans et
    Dance me to the end of love
    benimle aşkın sonuna dans et

    Yeniden görüşünceye dek dostça kalın! İyi Pazarlar!;)))

    10 Eylül 2009

    Doğru Bildiğin Gibi Yaşa


    Bir zamanlar 1 oglu ve 1 esegi olan fakir bir kari-koca varmis.

    Imkânlarini daha iyiye goturmek ve dunyayi tanimak icin sehir -sehir
    dolasmaya karar vermisler ve kucuk ogullarini eseklerinin sirtina bindirip yola
    koyulmuslar.

    Ilk geldikleri koyde insanlarin arkalarindan:

    '' su terbiyesiz cocuga da bakin! Kendisi esegin sirtinda rahatca
    yolculuk ederken,

    Zavalli anne ve babasi kan ter icinde yuruyorlar!' ' dediklerini
    duymuslar.

    Baba esine donmus ve '' biricik oglumuzun terbiyesizlikle suclanmasina
    izin veremeyiz,

    En yasli ben olduguma gore esege ben bineyim siz ana-ogul yuruyun''
    demis.

    Ve boylece giderken baska bir koye gelmisler.

    2. Koyde ilerlerken insanlarin:

    'su ahlaksiz adama da bakin, kendisi esegin sirtinda seyahat ederken
    zavalli oglu ve karisi yurumek zorunda kalmis! '' dediklerini duymuslar.

    Ahlaksiz biri olmayi kendine yakistirmak istemeyen baba karisini
    segin sirtina bindirmis ve baba-ogul yanlarinda yururken 3. koye gelmisler!

    3. Koyde insanlarin arkalarindan : ''zavalli yasli adam, hem butun gun
    esek gibi calisiyor kendisini prenses sanan karisi da hem kocasinin hem de ufacik oglunun
    yaninda yurumesine aldirmiyor.

    Herhalde cocuk da uvey evlattir ''dediklerini duymuslar.

    Bunun uzerine tum aile esegin ustune binmisler ve 4.koye ulasmislar.

    4.Koyde insanlarin: ''su canavar insanlara da bakin!

    Zavalli esegin belini kiracaklar ''dediklerini duymuslar.

    Esekten inip ucu de hayvanin yaninda yuruyerek 5. koye varmislar.
    Bu kez duyduklarina inanamamislar :

    Koyluler gulerek : 'su uc salaga bakin, kendilerini tasiyacak bir
    esekleri oldugu halde yuruyerek yolculuk yapiyorlar ''!!!

    >SONUC: GENELLIKLE INSANLAR ELESTIRMEK ICIN HER ZAMAN BIR EKSIGINI
    >BULACAKTIR VE KIMSE SENI OLDUGUN GIBI
    KABUL ETMEYECEKTIR.

    ONUN ICIN DOGRU BILDIGIN SEKILDE YASA. HAYAT ON PROVASI YAPILMAMIS BIR
    TIYATRO GOSTERIDIR.

    BU ALKISI OLMAYAN TIYATRONUN PERDESI KAPANMADAN; GUL, SARKI SOYLE,
    DANS ET VE ASIK OL...HERŞEYE..

    HAYATININ HER ANINI DEGERLENDIR.

    Charlie Chaplin