16 Kasım 2008

Buruk Bir Doğum Günü


Merhaba, dün benim doğumgünümdü. Ancak yavru kedimiz Yumak'ı da çok kısa bir süre önce kaybettiğimiz için biraz buruk bir doğum günü geçirdim. Ben,sevgili arkadaşım
  • Sevda
  • ya, etkinlikten önce Yumak'ın hastalığından, onunla ilgilendiğimden söz etmiştim, gelişimin belirsiz olduğunu da belirtmiştim. Eğer kedim ölürse buluşma etkinliğine katılamayacağımı yazmıştım. Hiç tadım olmadığı için etkinlikle de ilgilenemedim açıkçası.


    Ve bunca yoğunluk içersinde Sevda ile de görüşemedik. Dün, bana gelen iletilerden de buluşmanın gerçekleşemediğini öğrendim. Üzüldüm açıkçası,inşallah başka zaman acısı çıkarılabilir!
    Sevgiyle kalın!

    10 Kasım 2008

    ATATÜRK DİYOR Kİ


    İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "ben" kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur! "

    MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

    9 Kasım 2008

    Halil Cibran ve Gerçek Veriş


    Vermek

    Sonra, varlıklı bir adam konuştu: 'Bize vermekten bahset.'
    Ve o cevap verdi:
    'Sahip olduklarınızdan verdiğinizde,
    Çok az şey vermiş olursunuz;

    Gerçek veriş, kendinizden vermektir.

    Çünkü sahip olduklarınız, yarın ihtiyacınız olabilir
    Diye saklayıp koruduğunuz şeylerden ibaret değil mi?

    Ve yarın, kutsal şehre giden hacıları takip ederken, kemiklerini,
    İz bırakmayan kumlara gömen fazla uyanık bir köpeğe ne getirebilir?

    Ve ihtiyaç korkusu da, ihtiyaçtan başka bir şey degil midir?
    Kuyunuz tamamen doluyken susuzluktan korkmak,
    Tatmin olamayan bir susuzluk göstermez mi?

    Çok fazla şeye sahip olup, çok az verenler, bunu
    Gösteriş isteyen gizli arzuları için yaparlar,
    Ki bu da armağanlarını yararsız kılar.

    Ve bazıları vardır ki, çok az şeye sahiptirler ve hepsini verirler.
    Bunlar hayata ve hayatın definesine inananlardır,
    Ve kasaları hiç boş kalmaz.

    Bazıları sevinçle verirler, bu sevinç onların ödülüdür.

    Bazıları ise ıstırap içinde verirler ve bu acı onların vaftizidir.


    Ve bazıları vardır ki, ne vermenin acısını hissederler,
    Ne sevinç ararlar, ne de bir erdemlilik düşüncesi taşırlar;

    Onlar, şu vadideki mersin agacinin kokusunu salışı gibi verirler.

    Böyle kişilerin ellerinde Tanrı dile gelir ve
    Onlarin gözlerinden Tanrı, dünyaya gülümser.

    İstendiği zaman vermek güzel bir davranış olabilir; fakat
    İstenmeden, ihtiyacı hissederek vermek çok daha anlamlıdır.

    Ve cömert olan için, verecek kimseyi aramak,
    Veriş olayından daha fazla sevinç getirir.

    Vermekten alıkoyacağınız herhangi bir şey olabilir mi?
    Sahip olduğunuz her şey bir gün verilecektir.

    Öyleyse şimdi verin ve vermenin hazzını
    Mirasçılarınız değil siz yaşayın..

    Çoğunlukla şöyle dersiniz:
    'Vereceğim, ama hak edeni bulabilirsem.'

    Ne koruluktaki meyve ağaçları böyle düşünür,
    Ne de çayırdaki sürüler.

    Onlar, saklandığında çürüyecek olanı, yaşayabilsin diye verirler.

    Herhalde kendisine günler ve geceler verilmesini hak eden
    Bir kişi, sizden gelebilecek şeyleri de hak eder.

    Ve hayat okyanusundan içmeye hak kazanmış bir insan,
    Sizin küçük ırmağınızdan da bir bardak su alabilir.

    Faydasından öte, kabul etmenin gerektirdiği cesaretten ve
    Güvenden daha büyük bir değer var mıdır?

    Ve siz kim oluyorsunuz da, onların göğüslerini yırtarak
    Gururlarını korunmasızca ortaya seriyor, sonra da
    Onların değerlerini örtüsüz ve gururlarını
    Utanmasız olarak değerlendiriyorsunuz?

    Önce kendinizi vermeye hak kazanmış ve
    Verme olayında bir aracı olarak görün.

    Çünkü gerçekte her şeyi veren hayattır
    Ve siz kendinizi bir verici olarak belirlediğinizde,
    Sadece bir tanık olduğunuzu unutuyorsunuz.

    Ve siz alıcılar, ki hepiniz bu gruba dahilsiniz, ne kendinize
    Ne de size verene bir boyunduruk yüklememek için,
    Hiç bir minnet hissi taşımayın.

    Bunun yerine, armağanları kanat yaparak,
    Verenle beraber yükselin;

    Çünkü borcunuzu gereğinden fazla abartmak,
    Annesi özgür yürekli dünya,
    Babası evren olan cömertlik olgusundan
    Şüphe etmek demektir...'

    Halil Cibran

    29 Ekim 2008

    Cumhuriyet Bayramı


    Hepimizin Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun!


    Bugün, Can Dündar'ın, Ata'mızın yaşamını anlattığı Mustafa filmine gitmeye, günün anlam ve önemi ile ilgili yazı yazmaya ve bacaklarımı uzatıp okul için güzel hazırlıklar yapmaya niyetlenmiştim.Hatta bunların bir kısmını dün yapacaktım.
    "Bizler, plan yaparken Allah, yukardan gülümsermiş" ya da "yaşam, biz başka planlar yaparken başımıza gelenlerdir" sözlerini doğrularcasına bütün planlarım alt üst oldu!
    Yazımı yazıp yayımlamak bu saate kaldı,"Mustafa" filmine çok istediğim halde gidemedim. Okul için yapmaya niyetlendiklerimin çoğu yattı.
    Neden mi çünkü Yuumak'ı dün doktoruna götürdüm, doktoru, gelişmediğini, metabolik bir sorunu olduğunu söyledi.
    Bugün,ufaklık mamasını yemeyip kusunca bize doktor yolları göründü. Hemen doktoruna danıştım, kesinlikle gelmesi gerektiğini söyledi. Annemle birlikte Bülent ağabeyine götürdük, orada bıraktık.İnşallah tedaviye yanıt verir de iyileşebilir bebiş!
    Bugün bütün gün yollardaydık, eve akşam dönebildik. Önümde malzemeler yapılmayı bekliyorlar!
    Yeniden buluşuncaya dek sevgiyle kalın!

    21 Ekim 2008

    İstanbul'da Buluşma Etkinliği ile İlgili Bir Düzeltme

    ist etk

    Sevgili dostlar, arkadaşlar, İstanbul'da buluşma etkinliği ile ilgili olarak
  • Sevda
  • 'nın önerisi ile buluşma tarihini erteledik, hem daha fazla kişinin haberi olur hem de katılım daha geniş olur diye düşündük!
    İstanbul ve Ankara dışında oturan arkadaşlardan da dileyenler etkinliğimize katılabilirlerse çok mutlu oluruz!
    İstanbul'dan katılacak ve buluşma yeri konusunda fikir verecek arkadaşlar, "mutlulukmutfakta.etkinlik@gmail.com" adresime bildirirse sevinirim.
    Ankara'dan katılacak ya da yer konusunda fikrini yazmak isteyen arkadaşların da "sevdamavisietkinlik@gmail.com" adresine yazması gerekmektedir.
    Katılım ve buluşma yerimiz ile ilgili önerilerinizi içeren iletileriniz büyük bir sabırsızlıkla bekliyorum, bekliyoruz!
    Bir kez daha keyifli bir etkinlik olması dileğiyle!
    Sevgiyle, dostça kalın!

    18 Ekim 2008

    Şehitlerimize ve Ailelerine

    Bugün, güzel, mütevazi, insan gibi insan, yüreği çok çok
    güzel Volkan Konak'ın Eledim Eledim türküsünü dinledim
    ve şehitlerimizle,şehit ailelerine ithaf etmek istedim!

    Volkan konak-eledim eledim


    Dilerim bu terör bir an önce sona erer, savaştaymışız gibi gencecik
    askerlerimizi yitiriyoruz! Tezkerenin de bir daha uzatılmamasını diliyorum,
    gencecik şehitler vememek adına! Bizler, öğrendikçe çok üzülüyoruz,içimiz
    kanıyor ama ya aileleri ne hale geliyor, yürekleri dağlanıyor!
    Ateş daha çok düştüğü yeri yakıyor!












    16 Ekim 2008

    HEP BİRLİKTE ESRA’CIĞIMIZIN ADINI YAŞATALIM ..

    Sevgili Zerrin ve blogcu arkadaşlar,Esranın aramızdan ayrılışın 1. yılına doğru onun adını bizlerden sonra da devam etmesi için çok güzel bir kütüphane oluşturalım evdeki eski kitapları gönderelim dedik. Hadi hep birlikte katılalım kampanya. Ayrıntı için bkz.
  • Zerrin