7 Ağustos 2008

Enerji [D]evrimi'nde Üçüncü Adım-Kamusallaşın








Arkadaşlar, yeniden merhaba! Bugün, Enerji Devrimi'mimizin 3. adımını paylaşıyoruz, birlikte gerçekleştiriyoruz!

Adım 3: "İsraf ampülünü yasaklayın! (Ben kullanmıyorum)" ibaresini pencerenize yapıştırın ya da internette yayınlayın.

Adım 3 kampanyanızı yaşadığınız yerde yaymakla ilgili. Bu eviniz, işiniz veya vakit geçirdiğiniz yerler olabilir.

Enerji [D]evrimini aileniz ve arkadaşlarınız dışındaki insanlara da yayın. Ne kadar çok insan harekete geçerse, gezegenimiz açısından o kadar iyi olacak. Unutmayın ki, az vaktimiz var. Bir an önce kitlesel anlamda harekete geçmek gerekiyor. Çevrenize gerçek çözümler olduğunu gösterin.

İhtiyacınız olan poster ve web pankartı gibi malzemeleri indirmek için buraya tıklayın:
"http://www.greenpeace.org/turkey/banners-and-buttons"

Ev aktivitesi: Posterleri evinizde görünen bir yere yapıştırın.

Online aktivite: Bannerlarımızı (web pankartlarımızı) MySpace, Facebook, e-posta imzanız gibi online görünebilecek yerlere yerleştirin. Böylece, internet ortamından milyonlara ulaşın.

Önümüzdeki bir kaç hafta boyunca israf ampülü üreticilerini, satıcılarını ve politikacıları verimli ampüle geçmeleri için zorlayacağız.

"http://www.greenpeace.org/turkey/banners-and-buttons"

Kampanyaya katıldığınız için teşekkür ederiz. En kısa zamanda yeniden görüşmek dileğiyle şimdilik hoşçakalın!


5 Ağustos 2008

Cimcime'den Haberler Getirdim Size!


Merhaba dostlarım,arkadaşlarım!
Kızım ve ben, hastalığımız dolayısıyla ilgilenen, iletiler, yorumlar gönderen dostlarımıza, arkadaşlarımıza çok çok teşekkür ediyoruz! :))
Dün,kızımın Bülent ağabeyine gittik, boynundan kan alındı,yaramaz kızım yaygarayı kopardı tabii ki! Tahlil sonucunu aldık.Doktorun, bir hastalıktan şüphelenmesi başka şey,insanın sevdiklerinin o hastalığa yakalanmış olması başka şey!
Bülent Bey, karaciğer, böbrek yetmezliği olabileceğini söylüyordu, dün "Burçak, senin kedinde karaciğer yetmezliği var" dedi! İnanamadım,dehşete düştüm, dondum kaldım!
Sanki bu sözler başka bir kedi için söyleniyor, benim Cimcime'm için böyle bir hastalık söz konusu değil!İnanamadım!
Diyet mamamız değişti,beş gün sabah akşam olmak üzere dokuz gün boyunca antibiyotik ve kortizon iğnemiz var!İlk iğneyi bu akşam yedi,hiç gıkı çıkmadı!
Bugün, Bülent Bey ile bir kaç kez telefonda konuştuk,Cimcime'yi bu tedaviyle ne kadar süre yaşatabileceğimizi sordum. Bu şekilde uzun süre yaşayabileceğini söyledi. Bu hastalığa sahip olup ta yıllarca yaşayan kediler varmış, içimi rahatlattı bu sözler!
İleri yaşta bir kedim olduğunu biliyorum, yaşlandığını kabullenme zorlanıyorum. Bir gün onu kaybedeceğimi ve çok çok acı çekeceğimi, içimde kocaman bir boşluk hissedeceğimi biliyorum! Ama Cimcime, Bülent Bey'in tedavisi altındayken ölürse bu duyguları yaşayacak olmakla birlikte içimde en ufak bir soru işareti, en ufacık bir şüphe olmayacağını da çok iyi biliyorum!Gözüm arkada kalmayacak! Çünkü gerekenin fazlasıyla yapıldığını, fazlasıyla çaba harcandığını bileceğim!
Dün, gözümün önünde durumu çok çok kötü, yaşama ihtimali yalnızca %1 olan bir kediye ameliyat yaptı! Gerisini siz düşünün artık! Doktorluğun % 99,9 vicdan bence! Geri kalan kısım beceri, bilgi!
İnsan, aile dostuna, kızının doktoruna böylesine koşulsuz güven duyunca katettiği yol, yolda geçirilen zaman gözünde büyümüyor!
Allah kendisinden razı olsun ve onu önce ailesine sonra hastalarına ve bizlere bağışlasın!
Yıllar önce doktorumuz çok büyük bir kaza geçirmiş, Allah, işini biliyormuş bence! ;)) Çok önemli bir misyonu olduğu için, hastalarının, dostlarının, sevdiklerinin yardımına koşabilmesi için canını, sağlığını bağışlamış bence!
Kızımın tedavisine katkıda bulunan Doğan ağabeyine de çok teşekkür ediyorum, Bülent Bey ile koordineli olarak çalışıp tedavisini sürdürecek, her gün kızımın iğnelerini büyük bir titizlikle zamanında yapacak olduğu için!

3 Ağustos 2008

Ev Cadısı Hasta!


Merhaba arkadaşlar, benim ev cadısı çok hasta!Geçtiğimiz Pazar, Sevincim'e gittik, benim arzumla dört gün kaldık.
Pazartesi günü Boğaz turu yaptık, çok büyük keyif aldık. Paylaşım, kahkaha, neşe dolu dört günün sonunda Perşembe akşamı annemle eve döndük. Cimcime'de olumsuz bir tepki görmedim pek.
Benim kızım çok hasta, annesi çok çok üzgün! Suçluluk hissediyor. Sanki hasta olan Cimcime değil. Cimcime sanki koşup oynuyor. Koşup oynamamasını, keyif yapmamasını, oyun istememesini, kendisini yakalamamızı istememesini o kadar yadırgıyorum ki, anlatamam!
Bugün, öğleye doru biraz sakinleşti, sese tepki vermeye başladı,ellenmek, kucağa gelmek istemiyor. En büyük kötülük yerini değiştirmek.

Ertesi günü çok durgundu,dargın olmasına verdim, yaklaştıkça hırladı, bağırdı. Sık sık yattı, akşamında hasta mı diye korkmaya başladık? Yine küslüğüne verdik. Ama dün çok çok kötüydü benim bebeğim!Müjgan Ablasını ziyaret ettik, Bülent Ağabeyi ile konuştuk. Koordineli çalışılıyor kısacası. Ablası ve ağabeyi ile ik gündür o kadar sık konuşuyoruz ki anlatamam!
Cimcime'nin geçmişini bilen Bülent ağabeyi, hemen kan tahlilinin yapılmasını istedi.
Yemek yemiyor, su içiyor, kusuyor. Vücut ısısı bana düşük geliyor! Çok halsiz!Doktoru böbrekte bir sorun olduğunu düşünüyor.


Karaciğer ile ilgili problem yokmuş. Dudak kenarında, kulakta sarılık varsa akla karaciğer problemi gelirmiş.Bunlar yok.Dünden beri, sürekli kendini yerlere atıyor, taşın, parkenin üstünde yatıyor,Müjgan ablası, buna izin vemememizi söyledi. Dokundurtmuyor kendisine. Artık bugün öğleden sonra yattığı yerden kalkmamaya başladı. Şimdi yanımda, yatağımızda yatıyor bebişim!Başını kaldırmış bana bakıyor tatlım!


Bülent ağabeyine danışıp yaş mama aldım, biraz verdim, çok az da olsa yiyor!Yani mücadelecilik var! Yarın, Bülent ağabeyine tahlil,teşhis, tedavi için gideceğiz!
İnşallah, kızım iyileşir, inşallah yarın çok geç olmaz!
Şimdi bilgisayarı kapatıp kızımla birlikte yatacağım! Bu, bugün ikinci birlikte uyuyuşumuz olacak, dün gece çok uykusuz kaldık, kısa aralıklarla uyuduk!
Size iyi haberler verme dileğiyle, şimdilik hoşçakalın!

AŞK' A DAİR


Aşk, hiç bir şey vermez, kendinden gayrı ve hiç bir şey almaz, kendinden gayrı.
Aşk, sahip olmaz,ne de sahip olunabilir.
Zira aşk kafidir aşka.

Aşkın, hiç bir arzusu yoktur, kendini gerçekleştirmekten gayrı.
Fakat aşık olursanız ve muhakkak arzulara sahip olmanız gerekiyorsa arzularınız şunlar olsun:
Erimek ve akan bir dere misali olmak, ezgisini geceye mırıldanan.
Aşırı hassasiyetin ıstırabını tanımak. Kendi aşk anlayışınız tarafından yaralanmak.

Ve kanamak, teşne ve pür neşe.
Şafakta kanatlanmış bir gönülle uyanmak ve şükran duymak bir başka aşk gününe.
Öğleyin dinlenmek ve tefekkür etmek aşkın vecdini.
Akşamleyin eve dönmek minettarlıkla.
Ve sonra uyumak; yüreğinizde sevgiliye dair bir dua ve dudaklarınızda bir şükür ilahisiyle!

Halil Cibran

Aşk'a Dair


31 Temmuz 2008

Küresel Isınmaya Karşı Enerji Devrimi!


Merhaba arkadaşlar, geçen hafta Greenpeace'in '7 adım' iklim kampanyasına katılmıştım ve 7 adımı da sizlerle paylaşacağımı belirtmiştim. İklimi kurtarmaya ampüllerden başlamış olduk.Ama olay genel olarak enerji verimliliği (tasarrufu) ile ilgili.
Bunu zaten biliyorsunuz, ama yinelemeye değer. Eğer enerji kullanımımızda hep birlikte radikal bir değişim yapmazsak, 2050'ye kadar ihtiyaç duyduğumuz yeşil enerjiyi sağlayamayız. Daha da kötüsü, değişim yapmayı bir kenara bırakın, çoğu insan enerji verimliliğinin öneminden bile haberdar değiller.
Ama umutsuz değiliz. Eğer güvendikleri biri nasıl değişim yaratacaklarını onlara gösterirse, insanlar harekete geçerler. Herkes çocukları ve gezegen için yeşil ve barışçıl bir gelecek ister.

Adım 2:
Bu hafta, 7 adımın ikincisinde, sizden kendi iletişm ağınızı yaratmanızı ve en az yedi arkadaşınızı veya yakınınızı kampanyaya davet etmenizi isteyeceğiz.
Bu kampanyanın yarısı, harcadığımız enerjiyi azaltmakla ilgili. Evet, kullandığımız kirli enerjiyi yeşil enerjiyle (güneş, rüzgar, v.s.) değiştirmemiz gerektiği doğru. Ancak enerji harcayan teknolojilerden ve pratiklerden de vazgeçmemiz lazım. İşte tam da bu yüzden size Greenpeace'in uluslararası çapta yürüttüğü enerji verimliliği (tasarrufu) kampanyasıyla ilgili bu maili yazıyorum. Bu kampanya, bizim gibi, enerji israf eden ürünlerden kurtulmak isteyen insanlara yönelik. Greenpeace 7 haftalık süre zarfında bize her hafta bir mail yollayacak ve enerji tasarrufu hakkında verimli bir kampanyayı nasıl yürüteceğimizle ilgili bir adım atmamızı sağlayacak.
Atmosfere yayılan her bir ton karbon dioksit, kömür yakan her bir güç santrali ve enerji israf eden her bir ampül iklim değişikliğini durdurmamızın önündeki bir engel.
Haydi, hep birlikte bir enerji [d]evrimi başlatalım!Umarım hemen bugün bana katılırsınız. Katılmak için buraya tıklayın!
  • greenpeace


  • Doğa, bize tüm cömertliğiyle, sevecenliğiyle, azmiyle güzelliklerini sunmayı, yüreğimizi coşkuyla, yaşam sevinciyle, minnetle doldurmayı sürdürse de çok yakın zamanda yok olacak o zaman bizler de yaşamayacağız! Ve buna biz insanların hırsları, daha çok kazanma arzuları, doğaya galip gelme, onu kontrol etme çabası (olumsuz yönde)neden oluyor, olacak ta! Biz, bu dünyayı, çocuklarımızdan, hayvanlardan emanet aldık nankörce davranarak onların yaşam haklarını ellerinden aldık!

    Yine de zararın neresinden dönsek kardır diye düşünelim ve önce bireysel olarak sonra da kitleler halinde doğamızı, ekolojik dengeyi koruyabilmek, küresel ısınmayı durdurabilmek için savaşalım! Hiç birimiz bu manzarayla karşılaşmak istemeyiz değil mi, tüyler ürpertici, dehşet verici bir manzara!

    24 Temmuz 2008

    Küresel Isınma ve Ekolojik Denge



    Çocuklarımıza nasıl bir dünya bırakmak istiyoruz, yarınımızı nasıl görmek istiyoruz?

    Hemen üstteki resim, acilen bireysel, toplumsal olarak önlem almazsak bir kaç yıl sonra karşılacağımız manzarayı gözler önüne seriyor!
    Sularımızı, bilinçsizce kullanıyoruz,tüketiyoruz, kuraklık başladı, bir kaç yıl sonra
    açlık, salgın hastalıklar, su yüzünden çıkan savaşlarla mücadele edeceğiz!
    Ormanlarımız yanıyor, nefessiz kalacağız! Herkes, oksijen tüpleriyle dolaşır hale gelecek herhalde! Kara ve karamsar bir tablo ama gerçek bu! Hepimiz bireysel olarak acilen önlemler almalıyız!
    Neler yapabiliriz?
  • greenpeace
  • 'den
    siteye üye oluyoruz, Enerji [D]evrimi’nin ampüllerle ilgili kampanyasına katılıyoruz ki ben, adım adım neler yapabileceğimizi sizlerle paylaşacağım!
    1- Kendi ampullerinizi değiştirmek
    Adım 1: Eski israf (akkor) ampüllerinizi değiştirin

    Muhtemelen siz zaten harekete geçmeye başlamışsınızdır ve evinizdeki bütün israf ampüllerini, enerji tasarruflu (verimli) ampüllerle değiştirmişsinizdir. Böylece yalnızca çevreyi korumakla kalmıyor, aynı zamanda cebinizi de koruyorsunuz. Şimdi başkaları için de harekete geçme zamanı. Belki henüz ampüllerini değiştirmemiş bir arkadaşınız ya da lambaya ulaşamayan yaşlı veya yardıma muhtaç biri. Onlara yardım edin. Onlara yardım ederek iklime de yardım edeceksiniz. Enerji [D]evrimi’ni hep beraber gerçekleştireceğiz.
    İlk önce güvenlik ve sağduyu. İsraf ampüllerinin nasıl enerji harcadığını biliyorsunuz—enerjinin büyük miktarı ısı olarak açığa çıkar. Sökmeden önce soğuyana kadar ışıkları kapalı bırakın (ve eğer bir lambaysa fişten çekin)
    Ampüllerimin israf ampülü olup olmadığını nasıl anlarım? Bunu, ürettikleri ısıdan anlayabilirsiniz. Bir süre yandıktan sonra dokunulmayacakkadar sıcak olurlar. Ayrıca paketindeki bilgilendirmeden de anlayabilirsiniz. Enerji değeri D’nin altında olmalıdır. Ayrıca içindeki telden de anlayabilirsiniz.
    Dükkanlara bakın Eğer yörenizdeki dükkanlar enerji tasarruflu ampuller satmıyorsa veya sattıkları ampuller yeterince iyi değilse çevrenizdeki diğer dükkanları araştırın ve onlardan enerji verimli ampül satmalarını talep edin.
    Bu eylem çok basit görünüyor diye cesaretiniz kırılmasın. Ampullerinizi değiştirmek sadece başlangıç için kolay bir yoldur. Ayrıca paradan da tasarruf edersiniz. Bunu enerji verimliliği ile ilgili bir kampanyanın ilk adımı olarak düşünün. Çoğu devletler enerji verimliliğini belli bir düzeye kadar desteklemektedirler-bazı ülkeler ise ( Kanada,Avustralya ve Hollanda gibi ) yüksek enerji harcayan ampulleri er ya da geç kaldıracaklarını söylüyorlar. Yeterli baskı ile onların harekete geçmelerini sağlayabiliriz.




    Yaşayabileceğimiz başka bir dünya yok! Daha fazla kazanmak isteyen, cebini, çıkarını düşünen insanlar, hayvanların yaşam haklarını ellerinden alıyorlar, ormanlarımızı, yaşamımızı, yarınlarımızı, çocuklarımızı geleceğini tehlikeye atıyorlar,doğayı yok ediyorlar. Buna izin vermeyeceğiz, bireysel-toplumsal olarak mücadele edeceğiz!
    Doğa'dan öğreneceğimiz çok şey var, her sabah gözlerimzi açtığımızda bize kucak açıyor,dostça göz kırpıyor.Hoyratlığımıza, nankörlüğümüze, sevgisizliğimize, düşüncesizliğimize, bencilliğimize, onu korumayışımıza, umursamazlığımıza rağmen büyük bir özveriyle bize güzelliklerini sunmayı sürdürüyor. Dünyayı güzellik kurtaracak!

    Bilge Kızılderililer bakın, neler söylemişler:

    "Hayvanlar olmadan insanlar nedir ki? Eğer bütün hayvanlar kaybolup giderse insanoğlu büyük bir ruh yalnızlığı içinde ölecektir. Hayvanlara ne olduysa insanlara da aynısı olur. Her şey birbirine bağlıdır. Yerkürenin başına gelen, yerkürenin çocuklarının da başına gelecektir."

    "İnsan tabiattan uzaklaştıkça kalbi katılaşır."

    "Dünya,bize atalarımızdan miras kalmadı,çocuklarımızdan ödünç aldık."

    Bu konuda bizlere bilgi verebilecek, gönüllü çalışmalara katılabileceğimiz sivil toplum örgütleri, kuruluşlarının adreslerini aşağıda bulabilirsiniz!

  • tema

  • wwf

  • yesil.ntvmsnbc

  • turmepa

  • greenpeace

  • bugday

  • dhkd

  • cevreciyiz


  • Bundan böyle sıklıkla küresel ısınma ve ekolojik dengeyi korumaya yönelik yazılar eşliğinde sizlerle buluşacağız!
    Yeniden görüşünceye dek sevgiyle kalın!

    23 Temmuz 2008

    Canım Dayım, İyi ki Doğdun!


    Canım dayıcığım, doğum günün kutlu olsun! İyi ki doğdun iyi ki varsın! İyi ki dayımsın!



    TAZE TAZE

    Dondurma kutusu üstünde
    Üç kırmızı çiçek
    Canımın içi kadar sıcak
    Dilediğim kadar kırmızı
    Özlediğim kadar gerçek.
    Dondurma kutusu üstünde yaz gelmiş meğer
    Neler getirdi kim bilir neler
    Neler götürecek.

    Bedri Rahmi Eyüboğlu